Geçtiğimiz hafta hekim ücretleriyle ilgili bir açıklama geldi. Arkasından üst üste yeni açıklamalar yapıldı. Sonra açıklamalar, daha kapsamlı bir çalışma yapılmasına salık verildi. Bu aktivasyon sağlık çalışanlarında var olan birçok açıdan kapsamlı bir düzenleme beklentisini tetikledi. Önceki açıklamalar sadece hekim ücretleriyle ilgiliydi. Hâlbuki hekim ve sağlık çalışanlarının ücretlerinin yanında pandemininde ağırlaştırdığı, çalışma şartları ve kadrolarla ilgili gibi birçok sorunu bulunuyor.
Sağlık hizmetleri her dönemde önemli olmuştur. Devletin klasik beş görevinden biridir. Covid-19 pandemisi ülkemizde ve dünyada sağlık hizmetlerinin önemini çok vurucu bir şekilde gösterdi. Covid-19 ve arkasından beklenen benzer salgınlar, hekim ve sağlık çalışanlarını dünyanın her ülkesinde en çok aranan ve istenen meslek erbabı olduğunu bir kez daha yeniledi.
Sağlıkta dönüşüm sürecinden en fazla fayda sağlayan vatandaşlar ve hastalar olmuştu, sağlık çalışanları ise dönüşümden en az pay alan aktörlerdi. Ama yine de, fiziki ve organizasyon açısından çalışma ortamlarının iyileşmesi ve ücretlerdeki kısmi iyileşmeler sağlık çalışanlarının taleplerini önemli ölçüde karşılamıştı.
Sonrasında, SUT fiyatlarının çok düşük kalması, aile hekimliği sisteminin yeterince güçlendirilmemesi, yönetimlerin sağlık yönetimi eğitimli profesyonel yöneticilerle desteklenmemesi, özellikle hastanelerdeki işleyişi ve çalışma şartlarını zorlaştırdı. Covid-19 pademisi bu duruma tuz-biber ekti.
Normalleşmeyle birlikte hastane poliklinikleri hastalarla doldu taştı. Merkezi hastanelerde hekim başı muayene sayıları hedeflenen 40 hastanın iki katına ulaşır hale geldi. Hasta randevu süreleri on dakikada bir olsa bile aradan gelen hastalarla, fiili olarak hastaya ayrılan süre 3-5 dakikaya kadar iniyor. Bu durum hastaların memnuniyet düzeyini düşürerek, hastanın şifa arayışını devam ettirmesine sebep oluyor. Aynı zamanda hekimler de yoğunluktan daralıyor. Bu manzara eski SSK hastanelerini hatıra getiriyor.
Kamu hastanelerinin idari ve mali hizmetlerindeki aksamalar sağlık hizmeti sunum süreçlerini de olumsuz etkiliyor. Örneğin, hastanelerin tedarikçilerine ödeme yapma süreleri bir yılın üzerine çıktı. Tıbbi malzeme tedarikinde, iş akış süreçlerinde, depo yönetimlerinde, faturalama uygulamalarında sorunlar yaşanıyor. Bu nedenlerle hastanelerin idari birimlerinin bu işin ilmini almış kişilerle desteklenmesi gerekiyor.
Hekim Odaları, bu süreçte dokuz bin civarında hekimin kamu hastanelerinden istifa ettiğini açıkladı. Ayrılan hekimler özel hastanelere geçiyor, kendi muayenehanelerini açıyor veya yurtdışına çıkıyorlar. Reform sürecinde özel muayenehanelerini bırakarak kamuda kalan hekimlerin tekrar özel muayenehane açma eğilimlerinin artması dikkat çekicidir.
Hekimlerimizin, eğitim hariç, çalışmak amacıyla yurtdışına gitmeleri ise ciddi bir beyin göçüdür. Ülkemizdeki hekim sayısının OECD ülkelerine göre azalığı, bir uzman hekimin yetişme maliyetinin beş yüz bin doların üzerinde olduğu tahmini bu göçün sadece bir beyin göçü olmadığına da işarettir.
Hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımızın özlük hakları ve çalışma şartları iyileştirilmelidir. Ücretlerini iyileştirmeyi genel bütçeden verilecek ödemelerle yapmak mümkündür. Çalışma şartları, iş akışları, hasta randevu uygulamaları gibi idari, performans düzenlemeleri, hastane gelirleri, tedarikçi ödemeleri gibi mali uygulamaları iyileştirmek ise sağlık yönetimi ve hastane yönetimi süreçlerine profesyonel sağlık yöneticilerini ve sağlık yönetimi bilimini katmakla mümkün olacaktır.
Sağlık kurumları ve hastanelerdeki idari ve mali sorunlar, sağlık hizmeti sunum süreçlerini ve çalışma şartlarını olumsuzlaştırıyor, bunun üzerine birde ücretlerin yetersizliği hekim ve sağlık çalışanlarını zorluyor, sonuç hastaya yansıyor, hasta memnuniyeti azalıyor ve vatandaşın tercihleri etkileniyor.
Önümüzde 18 Aralık Sağlık Yöneticileri günü var. Bu günde; Sayın Bakanımız ve Sayın Sağlık Komisyonu Başkanımız başta olmak üzere sağlık alanındaki bütün politika yapıcıların, sağlık yöneticilerinin, sağlık yönetimi bölümlerinde eğitim veren hocalarımızın, KPSS ile atanma hakkını kazanmak için çalışan ve müjde bekleyen sağlık yönetimi bölüm mezunlarının ve öğrencilerimizin 18 Aralık Sağlık Yöneticileri gününü tebrik ediyoruz.
Sayın Bakan ve Başkanımızın bu yılki 18 Aralık Sağlık Yöneticileri gününde tüm sağlıkçılara ve sağlık yöneticilerine kapsamlı idari ve mali düzenlemelerle ilgili verecekleri müjdeyle, bir dönüm noktası oluşturacaklarını umut ediyoruz.(gunebakis.com.tr)