DEÜ'de dolaşım ve solunum yetmezliği hastaları için üretilen yerli kan pompası, koronavirüs vakalarında görülen akciğer yetmezliğinde de kullanılmak üzere geliştirildi.
Dokuz Eylül Üniversitesinde (DEÜ) ileri derecede dolaşım ve solunum yetmezliği çeken hastaların kullanımı için geliştirilen yerli kan pompası, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hastalarının kullanımına sunulacak.
DEÜ Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Silistreli, TÜBİTAK’ın salgın döneminde bilim insanlarına yaptığı çağrı üzerine, Dokuz Eylül Teknoloji Geliştirme AŞ (DEPARK) bünyesindeki Araltekte yerli kan pompası üzerine ekibiyle çalışmalarını hızlandırdı.
Silistreli, dolaşımı ve oksijenlenmeyi yapay yoldan sağlamak amacıyla 2018 yılında tasarladığı yerli kan pompasını akciğer yetmezliği çeken koronavirüs hastalarına destek verecek şekilde geliştirildi.
Hastanın toplardamarındaki kirli kanı alıp oksijenlendiren ve özel bir kan pompası yardımıyla geri veren, böylece koronavirüsün etkili olduğu akciğerdeki yükü azaltarak daha kolay nefes almayı sağlayan cihazın ekim ayı sonunda TÜBİTAK’a teslim edilmesi planlanıyor.
Hastaları hayatta tutacak
Prof. Dr. Erdem Silistreli, AA muhabirine, ileri derecede kalp ya da akciğer yetersizliği olan hastalarda dolaşımı ve oksijenlendirmeyi yapay yoldan sağlayan bir yaşam destek sistemi gerektiğini söyledi.
Sistemle hastanın toplardamarındaki kirli kanın alındığını, oksijenlendirildiğini ve hastaya geri verildiğini aktaran Silistreli, cihazı geliştirme sürecini şöyle anlattı:
“Bu bir TÜBİTAK projesiydi, hibe verilmiş bir projeydi. Vücuttan büyük pıhtıları çeken bir sistemle ilgiliydi. Ameliyat sırasında kanı çevirecek bir bir pompaya ihtiyaç vardı. Cihazın başlığını tasarlamıştık. Hem dolaşım hem de oksijenlenme amacıyla kullanılabileceğini gördük. DEÜ ve tıbbı malzeme üreticisi firma arasında protokol imzalandı. DEÜ tarafından patentlenen bir cihazdı ve yüzde 100 yerliydi. TÜBİTAK’ın koronavirüsle ilgili çağrısına da ani gelişen akciğer yetmezliğinde vücuttaki oksijenlenmeyi sağlayacak bu cihaz modeliyle başvurduk. Akciğer görevini tam yapmadığı taktirde kullanılacak şekilde geliştirdik. Kolay kullanımlı ve tamamen yerli, milli bir ürün.”
Silistreli, yerli kan pompasının “santrifüj pompa” ile çalıştığına dikkati çekerek, “Kanı çeviren pompa kalp yetmezliğinde kullanılabilir, vücuttan kanı alır kalbin görevini görecek şekilde vücuda geri verebilir. Koronavirüs hastalarında görülen akciğer yetmezliğinde toplardamardan kanı alıyor oksijenlendirip başka bir toplardamara veriyor. Hasta kendini toparlayana kadar destek sağlamış oluyor. Koronavirüs hastalarında da ölüm nedeni genelde akciğer olduğu için hastanın hayatta kalmasını sağlıyor.” ifadesini kullandı.
En büyük farkı maliyet avantajı
Yerli kan pompasının en büyük avantajının düşük maliyeti olduğunu aktaran Silistreli, yurt dışından ithal edilen cihazların çok pahalı olduğunu dile getirdi.
Silistreli, pahalı kan pompalarını tedarik etmekte de sıkıntı yaşandığı vurgulayarak, “Cihazı üreten ülkeler kritik ürünlerin ihracatını durdurabiliyor. Pandeminin ilk döneminde bazı ürünlerin ihracatını durdurdular. Döviziniz olsa da ithal kan pompasını alamayabilirsiniz. Bu nedenle yerli cihaz büyük avantaj sağlayacaktır.” dedi.
Kan pompasının boyutunu küçülttüklerini, cihaza uzaktan kontrol ve veri alma sistemi eklediklerini de kaydeden Prof. Dr. Erdem Silistreli, belgelendirme sürecinin ardından ürünün ihraç edilebileceğini de sözlerine ekledi.
DEÜ ile Alvimedica Tıbbi Ürünler AŞ arasında 2018 yılında yerli kan pompasının ticarileştirilmesi amacıyla protokol imzalanmıştı.