Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, 25 Eylül Dünya Eczacılık Günü dolayısıyla bir açıklama yaparak, eczacıların yaşadıkları sorunlara değindi.
“Meslektaşlarımız ve hastalarımız, yürürlükte olan bazı mevzuat ile ilaç sanayisindeki kimi uygulamalar nedeniyle ilaca erişimde ciddi mağduriyetler yaşıyor. Eczanelerimizdeki ilaç yoklarının ve ekonomik kaygıların son bulmasını istiyoruz” diyen Saydan açıklamasında şunlara yer verdi:
“Son zamanlarda basında da yer aldığı gibi, ülke genelindeki tüm meslektaşlarımız bazı ilaçların temininde sıkıntı çekiyor ve ne yazık ki hastalarımız mağdur oluyor.
Avro kurunun 38 TL’ye ulaşmış olduğu ekonomik gerçeğine karşın Bakanlık tarafından ilaç fiyatları belirlenirken baz alınan Avro kuru ancak 17,54 TL seviyesine ulaşabilmiştir.
Bu ekonomik gerçekler maalesef tüm sektöre bir yük getiriyor. Netice olarak birçok ilaç bulunmamaya, “yok”a girmeye başlamış, ithal edilen ürünler ithal edilmemeye, yeni çıkan, ilaçlar ise ülkemize getirilmemeye başlanmıştır.
Global firmalar muadili olmayan(majör) ilaçlarını ülkemizden çekmeye çoktan başladığı için maalesef hastalarımızın tedavileri yarım kalmakta ve bazı tedavilerde hekimlerimiz ikame ilaç bulamamakta ve daha pahalı bir yöntem olan hastalara özel olarak ithal edilmektedir. Yurt dışından ilaç getirmekle adeta taşıma suyla değirmen döndürülmeye çalışılıyor. Yürürlüğe konulduğu dönem itibariyle uygulanabilir olan Avro kuru uygulaması artık dönemini fiili olarak kapatmıştır. Acilen İlaç Fiyat Kararnamesinin dönemin ekonomik koşullarına göre güncellenmesi gerekmektedir.
İFK’NIN GÜNCELLEMESİ ÜLKENİN EKONOMİK KOŞULLARINA GÖRE YAPILMALI
İFK (İlaç Fiyat Kararnamesi) ‘nde yapılan kısmi düzenlemeler de ilaç arzındaki sorunları gidermeye yetmiyor.
Bu çerçevede; eczacı karlılığının belirlenmesinde kullanılan baremlerin güncellenmesiyle beraber bu kademe artışlarının Avro kuru güncellemesiyle aynı zamanda ve aynı oranda gerçekleşmesini sağlayacak düzenleme yapılmalıdır.
“Dönemsel Avro Kuru Uygulaması”; bugün reel Avro kurunun %50’sinin altına düşerek piyasa gerçekliğinden kopmuş olup, uygulanabilirliğini yitirmiştir.
“Dönemsel Avro Kuru” uygulamasından ivedilikle vazgeçilerek enflasyon bazlı yeni bir fiyatlandırma politikasına geçilmesi gerekmektedir.
İlacın bulunamamasının bir diğer sonucu da piyasaya merdiven altı kaçak ve sahte ilaç girmesi demektir. Çünkü bir ürün bulunamazsa o ülkeye ya kaçağı ya da sahtesi girer. Dolayısıyla vatandaşlarımız ilaçlarını her zaman eczanelerimizden almalılar. Çünkü eczanelerimizde sahte ve kaçak ilaç asla bulunmaz.
İLAÇ YOKLARININ DİĞER ÖNEMLİ SEBEBİ: İLAÇ FİRMALARININ SGK YA YAPMAK ZORUNDA OLDUKLARI KAMU KURUM İNDİRİMİ UYGULAMASINDAKİ AKSAKLIKLARDIR
Kamu Kurum İskontosunun eksik uygulanması; haksız ve hukuka aykırı bir uygulama olup, eczane ekonomilerimize zarar verdiği gibi sigortalı hak sahiplerinin ilaca ulaşmasında engel teşkil ederek mağduriyetine neden oluyor.
Tüm mevcut yasal düzenlemelere ve uygulamalara rağmen bazı ilaç firmaları; herhangi bir yasal mevzuata dayanmayan bir yöntem kullanarak, ruhsat sahibi oldukları ilaçların bazılarının depolardan eczanelere sevkinde çeşitli kurallar başlatarak, yasal eczacı karını ve karlılığını olumsuz yönde etkileyecek, hasta mağduriyetine neden olacak eylemlerde bulunmaktadırlar.”
Bu durumun bir an önce önüne geçmek için yetkililerin gerekli düzenlemeleri yapmaları ve bulunamayan ilaç sorununa çözüm bulmaları gerekmektedir. Zira halk sağlığının korunması için ilacın bulunabilir ve ulaşılabilir olması olmazsa olmaz bir koşul olup bu konuda yetkililerin gerekli düzenlemeleri bir an önce hayata geçirmesi yaşamsal bir zorunluluktur.