Son yıllarda aşı karşıtlığının artması dikkatleri çekiyor. Dünya genelinde yaklaşık 4 milyon kişinin ölümüne sebep olan COVİD-19 salgınında dahi aşı reddinin olması salgınla mücadelenin bir engeli haline geldi.
Toplum sağlığını tehdit ederek çocuklarını aşı yaptırmayan ailelerin sayısı ise 2014’te 1.370, 2015’te 5.091, 2016’da 11.470 iken bu sayı 2017’de 23 bini geçti. Rakamlardan da görüldüğü üzere her yıl aşı karşıtlığı artmaya devam ediyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, “Bazı sosyal platformlarda aşı karşıtlığı propagandası yapılıyor. Vatandaşlarımız bu tür kişilere ya da söylemlere itibar etmemeli. COVİD-19 aşı sırası gelip de olmayan birçok vatandaşımız var. Halbuki aşı olmayarak sadece kendilerini değil toplum sağılığını da riske etmiş oluyorlar” diyerek, “Aşılarınızı olun” çağrısı yaptı.
Neredeyse iki yıldır dünyayı altüst eden COVİD-19 salgınında aşılamanın hayat kurtarıcı olduğunun bir kez daha görüldüğünü söyleyen Nurten Saydan, “Aşılama dünyada ve ülkemizde bulaşıcı hastalıklara karşı en önemli koruyucu sağlık hizmetidir” diyerek açıklamasında şunlara yer verdi:
SIRASI GELEN AŞI OLMALI
“Geldiğimiz yüzyıl itibariyle insanlara aşının önemini ve koruyuculuğunu anlatmak zorunda kalıyor olmak gerçekten üzüntü verici bir durum. Çünkü; Aşılama her yıl milyonlarca insanın hayatını kurtaran en başarılı, etkili ve düşük maliyetli sağlık müdahalelerinden birisidir.
İnsanlık tarihinde büyük salgınlara ve ölümlere yol açan pek çok hastalığın tedavisi aşılar sayesinde yapıldı. Örneğin çiçek hastalığı 1977 yılından itibaren yapılan aşılama sayesinde tamamen yok edildi. Yine çok önemli bir çocukluk çağı bulaşıcı hastalığı olan çocuk felci hastalığına karşı dünya genelinde yaygın aşılama çalışmaları yapılmış ve hastalık yok edilme aşamasına gelmiştir.
COVİD-19 aşısında sırası gelip de aşı yaptırmayanlar bilmelidir ki, salgın hastalıklarda en önemli silah aşıdır. Aşı yaptırmama kararı insanın sadece kendisini değil toplumu da riske atması demektir. Aşılanmanın bir hedefi kendimizi korumaksa diğer önemli hedefi de etrafımızdaki insanları koruyarak toplumun bağışıklık sistemini sağlamak ve sağlıklı toplum olmaktır. Bu yüzden toplum sağlığının korunması ve pandemi sürecini en az hasarla atlatabilmemiz için sırası gelen her vatandaşımızın aşı olması gerektiğinin bir kez daha altını çiziyoruz. Aşı olmak kendimize bir kazanç olduğu gibi, topluma olan da bir borcumuzdur.”