Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde iddialara göre müftülükle arasında sorunlar olan köy imamına korona virüsten ölen kişilerin cenazesini yıkama görevi verildi. Müftülük tarafından kendisine koronadan ölen kişilerin cenazesini yıkama
Karar gazetesinde yer alan habere göre, Şanlıurfa Siverek'te müftülükle arasında sorunlar olan köy imamı Osman Çilenti'ye iki hafta önce korona virüs nedeniyle vefat etmiş kişilerin cenazelerini yıkama görevi verildi. Koruyucu elbise verilmeyen Osman Çilenti koronavirüse yakalandı. Kendini evde karantinaya alan Osman Çilenti'den evindeyken savunma alındı. Çilenti savunmasını verdikten bir gün son hayatını kaybetti. Müftülük cenazeye katılmazken, vefat hakkında duyuru da yapmadı.
Urfa Siverek’e 35 kilometre uzaklıktaki Burçalık Köyü’nde imamlık yapan Osman Çilenti’ye, iddiaya göre müftülük yönetimiyle bazı konularda tartıştığı için iki hafta önce korona virüs nedeniyle vefat etmiş kişilerin cenazesini yıkama görevi verildi. 14 imama daha aynı görev verilmişti ancak Osman Çileli, köyden cenaze yıkamak için merkeze çağrılan tek imamdı. Eğitim ve koruyucu kıyafet verilmeyen Osman Çilenti korona virüse yakalandı ve kendini evde karantinaya aldı.
HASTA OLMASINA RAĞMEN MERKEZE ÇAĞRILDI
Buna rağmen müftülük yalan söylediği iddiasıyla Çilenti’yi merkeze çağırdı. Covid-19 testinin pozitif çıktığını gösteren raporu yetkililere ulaştıran Osman Çilenti’den hakkında daha önce tutulan iki tutanak nedeniyle savunma yapması istendi. Hasta yatağında olduğu için ilçeye gelemeyeceğini söyleyen Osman Çilenti’den iddiaya göre telefonla savunma alındı. Daha sonra savunmasını imzalaması için müftülükten bir kişi köye gitti. Görevli, savunma tutanağını asansöre koydu ve imzalaması için Çilenti’ye gönderdi. Evrakı imzalayan Çilenti, tekrardan asansörle görevliye ulaştırdı.
Çilenti ertesi gün öldü. Rahime Çilenti eşi Osman Çilenti'nin müftülükteki kimi usulsüzlüklere itiraz ettiği için hedef tahtasına oturtulduğunu söyledi. Eşi, daha önce görev yaptığı köyde lojmanlarına oturulamaz raporu verilince müftülükten ilçe merkezinde görevlendirilmesi yönünde talepte bulundu. Ancak bu talebi, “Şu an bu işlemleri yapamıyoruz” diye geri çevrildi.
3 DEFA MÜFETTİŞ GÖNDERİLDİ
Osman Çilenti ise, “Eğer benzer durumda olanların tayinleri yapılırsa ben buna karşı çıkarım, kabul etmem” dedi. Bir süre sonra benzer durumdaki iki imam, köyden ilçe merkezine tayin edildi. Bu meseleler üzerinden müftülük ile ters düşen Osman Çilenti’ye temmuz ayı içinde üç defa denetleme için müftülük görevlileri gönderildi. Birinde Çilenti caminin elektrik sorununu halletmek için ilçe merkezinde bulunuyordu. Bu yüzden hakkında tutanak tutuldu. Bir diğerinde ise köyde yaşayan vatandaşların miras sorununun çözümü için köydeki bir evde bulunuyordu. Görevliler kendisini aradığında, köy içinde olduğunu ve beş dakika içinde camiye gelebileceğini söyledi. Ancak görevliler kendisini beklemeden tutanak tutup ayrıldı.
Osman Çilenti, kendisinden telefonla savunma alınmasından bir gün sonra hayatını kaybetti. Ölüm raporuna korona virüs yazıldı ancak ailesi yaşatılan strese dayanamadığı için kalp krizi geçirdiğini iddia etti. Müftülük yetkilileri cenazeye katılmadı, ölüm hakkında bir mesaj yayınlamadı.
YETKİLİLER KONUŞMAK İSTEMEDİ
Konuyla ilgili Siverek Müftülüğü'nden bir açıklama yapılmadı. Karar.com editörünün sorularına cevap vermeyen müftülükteki danışma, yetkili kimsenin konuyla ilgili konuşmak istemediğini belirtti.
"GÖNÜLLÜ OLDUKLARI YALAN"
Eşinin odasından sesler duyduğunda hemen yanına koştuğunu anlatan Rahime Çilenti, şunları söyledi:
“Odasında son nefesini veriyordu. Gidip kalp masajı yapana kadar kaybettik onu. Ambulansa haber verdik, o da çok geç geldi. Onların da hatası vardı. Müftülük bu imamların gönüllü olarak koronalı cenazeleri yıkadığını söylüyor. Bu yalan. O görev verilen imamlardan biri gelip benimle görüştü, ‘Yenge biz kesinlikle gönüllü değiliz. Kimse bile bile ölüme gitmez’ dedi. Suç duyurusunda bulunmak için müftülükten hem görevlendirme kağıdını hem de savunma tutanağının fotokopilerini istedik, hala bize dönüş yapmadılar. Ben burada art niyet ararım, yardımcı olmak istiyorlarsa bir haftadır verirlerdi. Müftülük veya Sağlık Bakanlığı kim sorumluysa cezasını çeksinler. Eşimin şehit muamelesi görmesini istiyorum.” (yenicaggazetesi)
