Güler, bu süreçte, oruç tutmanın sıkıntısının olmadığını ve testi pozitif çıkan vatandaşların direncini kaybetmemek için oruç tutmamasının önerilebileceğini kaydetti.
Özel Hatem Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Seda Nur Güler, Korona virüs sürecinde insanların oruç tutabileceğini belirterek, sahur ve iftar sürecinde sağlıklı ve yeterli beslenmeye dikkat etmesinin yeterli olacağını kaydetti. Virüs belirtisi bulunan yada testi pozitif olan vatandaşların da dirençlerini kaybetmemesi amacıyla oruç tutmamasını öneren Güler, sahur ve iftar vaktindeki beslenme ile ilgili tavsiyelerde bulundu.
"Ramazan ayında nasıl beslenilmeli?"
Ramazan ayında oruç tutan vatandaşların nasıl beslenmesi gerektiği ile ilgili açıklamada bulunan Uzman Diyetisyen Seda Nur Güler, “Ramazan ayında oruç tutanların sahurlarını ve iftarlarını yapmalarını, hatta iftardan sonra bir ara öğünle günlerini tamamlamalarını istiyoruz. Bu ara öğünün de özellikle protein ağırlıklı olmasını istiyoruz. Sahurda kahvaltı ve yumurta tüketimini özellikle öneriyoruz. Çünkü yumurta anne sütünden sonraki en kaliteli proteindir. Karbonhidrat ve şeker ağırlıklı beslenmeyi özellikle çok susamaya yol açacağı için önermiyoruz. O yüzden sahurda protein ağırlıklı kahvaltılıklar sahur menüsü olarak çok ideal olacaktır. İftarda da yine protein ağırlıklı karbonhidrattan fakir şeyler tüketmeliyiz. İftarda çorba özellikle tercih etmeliyiz. Sofralarda et, tavuk, balık, yumurta ve menemen gibi protein yerine kullanılabilecek besinler ile kuru baklagiller de tercih edilebilir. Bunların yanında sebze tüketimini de öneriyoruz. Çünkü sebzeler uzun süreli açlıklarda ortaya çıkan kabızlık sorunlarına iyi geliyor. Ayrıca sıvı alımlarına, yani su tüketimine de çok dikkat edilmeli, iftardan sahura kadar ortalama iki yada iki buçuk litre su tüketimini mutlaka ve mutlaka tamamlamalarını istiyoruz” dedi.
"Salgın riski olanlar ne yapmalı?"
Korona virüs riski yada belirtisi bulunanların da oruç ve beslenme konusunda dikkatli olmalarını öneren Uzman Diyetisyen Güler, “Pandemi riski olanlar, yani Covid-19’dan test sonucu pozitif çıkıp belirti göstermeyen, özellikle evde karantinada bulunanların asla oruç tutmalarını önermiyoruz. Çünkü bu hastalığın belirlenmiş bir aşısı, ilacı yada tedavisi yok. O yüzden herkesin söylediği tek şey bağışıklık sisteminin kuvvetli tutulması gerektiğidir. Bunun için de doğru ve iyi beslenmek şart. Yani pandemi riski olanların ‘karantinadayım, evdeyim, testim pozitif ama bir belirtim de yok ben oruç tutabilirim’ gibi bir algıya asla kapılmamaları gerekiyor. Bu durumda olanlar asla oruç tutmamalılar, çünkü bağışıklığı güçlü tutmaları gerekiyor ve bağışıklığı güçlü tutmanın en büyük yolu da su tüketimi ile iyi beslenmedir” şeklinde konuştu.
65 yaş üstü vatandaşlara uyarılar
Oruç tutmak isteyen 65 yaş üstü vatandaşlara da uyarılarda bulunan Güler, “Özellikle 65 yaş üstünde risk grubu hipertansiyon olanların da bu süreçte dikkat etmesini istiyoruz. Yani bu gruptakilerin korona virüs testleri negatif olsa bile kendilerini riske etmemelerini istiyoruz ama isterlerse aralıklı olarak oruç tutabilirler. Çünkü günlük oruç 65 yaş üstü vatandaşlar için de risk oluşturabilir” diye konuştu.
