Geçtiğimiz günlerde Cizre devlet hastanesine ait tıbbi malzemeler ve ilaçların çalınması üzerine açıklama yapan Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, “Tasarruf gerekçesiyle hastanelerden verilmek istenen ilaçlarla ne tasarruf sağlanabilmiş ne de hastaların tedavi süreçleri güvence altına alınabilmiştir” dedi.
Saydan konuyla ilgili şunları söyledi:
“Yıllardır kamu hastanelerinde ilaç hırsızlığına dair haberler kamuoyuna yansımaktadır. Bu da bize gösteriyor ki, devlet sadece hastanelerde, hastane ambalajlı ve üzerinde “hastane ambalajlı ilaç satılması yasaktır “ yazılı olan ilaçlar bulundurmalıdır. Eczanelerde bulunması gereken ilaçların hastane depolarında tutulması güvenlik ve şeffaflık açısından risk oluşturmaktadır.
Çünkü hastaların serbest eczanelerden ilaç temin etmesi en güvenilir, en sağlam ve en ekonomik yöntemdir. Pahalı ilaçları devletin korumasının ve tedarikini sorunsuz devam ettirmesinin mümkün olmadığı artık net olarak görülmeli ve hastaneler, ilaç alım satımının yapıldığı değil tedavinin uygulandığı yerler olmalıdır.
DEVLET HİZMETİ SATIN ALIR, ÇÜNKÜ SATIN ALINAN HİZMET DAİMA UCUZA GELECEKTİR
En son yaşanılan durum da göstermiştir ki bu uygulama devlete tasarruf getirmiyor ve getirmeyecek. İlk günden beri bunu defalarca vurguladık. Devletin görevi ilaç alıp satmak değil, hastaların ilaca kesintisiz ve güvenli erişimini sağlamaktır. Devlet, hizmeti satın alır, çünkü bütüncül olarak baktığımızda satın alınan hizmet daha ucuzdur.
SSK’dan kalma alışkanlıkla verilmeye çalışılan bu hizmetler tasarruf getirmemektedir. Son olarak radyoopak dediğimiz kontrast maddeler; “film ilaçları, MR-BT ve anjio ilaçlarının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından hastanelerden verilmesi uygulamasına geçildi. Tüm Eczacı İşverenler Sendikası olarak bu uygulamanın iptali için Danıştay 10. Dairesi nezdinde dava açmış bulunuyoruz.
Oysa ki; tüm ilaçlarda olduğu gibi, bahse konu kontrast maddelerin serbest eczaneler aracılığıyla temininde her türlü alış/satış işlemleri Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun kontrolünde bulunan İTS (İlaç Takip Sistemi) üzerinden yapılmakta ve şeffaf olarak izlenmektedir. Türkiye’nin her noktasında hizmet veren 30 bin serbest eczane aracılığıyla her an sağlanabilen radyopak ilaç teminini durdurmakta, hastaları sınırlı sayıdaki büyük kamu hastanelerine bağımlı hale getirmektedir. Hâlbuki trafik kazası, akut yaralanma, kanser vb. acil durumlarda hastane stokunda bulunmadığı için MR-BT tetkikinin yapılamaması hayati risktir.
İLAÇLAR ÇALINIYOR, VATANDAŞ MAĞDUR EDİLİYOR!
Bu süreçte hastanelerden çalınan ilaçlardan tutun da hastaların ilaçlarına ulaşamadıkları ve 'bir hafta sonra gelin, ilaç o zaman gelecek' türü cevaplarla karşılaşması gibi birçok sorun yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Bu ilaçların pahalı olmasından kaynaklı yolsuzluklar artarak devam ediyor. Hastanelerden sızdırılan bu ilaçlar, kötü niyetli kişilerce yasa dışı yollardan halka satılmakta ya da yurt dışına pazarlanmaktadır. Özetleyecek olursak sistematik bir şekilde hırsızlık yapılmaktadır.
TEİS olarak, hastaların mağdur olmaması için bu ilaçların ülkenin her köşesinde 7 gün 24 saat hizmet veren eczanelerden temin edilmesini hem hasta sağlığına hem de kamu maliyesine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Tüm ilaçlar ve tıbbi malzemeler için tek ve doğru adres eczanelerdir."