Eğitim Sen tarafından 4 bin 565 öğretmenin katılımıyla “Öğretmenlerin Ekonomik ve Mesleki Sorunlarına Bakış Anketi” araştırması yapıldı. Rapor, öğretmenlerin sorunlarını gözler önüne serdi.
Rapora göre, öğretmenlerin büyük bir kısmı “ücretli” öğretmenlik yapıyor ayrıca yüzde 70’i iş yerinde kendisini güvende hissetmiyor. “Ekonomik koşulları daha iyi olan bir iş teklifi alsanız, öğretmenlik mesleğini bırakmayı düşünür müydünüz?” sorusuna verilen yanıtlar, öğretmenlerin ekonomik sorunları nedeniyle meslekleriyle zayıf bağlar taşıdığını göstermektedir. Öğretmenlerin yüzde 70’i ekonomik koşulları daha iyi olan bir iş teklifi aldığında mesleğini bırakabileceğini düşünüyor.
Yoksullaşma, öğretmenleri de vurdu
Anketin sonuçları şöyle:
*Anketimizi yanıtlayan 4 bin 565 kişinin yüzde 97,2’sini kadrolu (4 bin 435 kişi), yüzde 1,5’ini sözleşmeli (70 kişi) ve yüzde 1,3’ünü ücretli (60 kişi) istihdam edilen öğretmenler oluşturuyor.
Kıdem sorusuna, anketi yanıtlayan öğretmenlerin büyük bir kısmı (yüzde 64,8) “15 yıl ve üzeri” görevde olduğu, yüzde 17,8’i ise 10-15 yıl arasında görev yaptığı cevabını vermiştir. 6-10 yıl arası görev yaptığını belirten öğretmenlerin oranı yüzde 13,8’dir.
“Aldığınız maaşın yaptığınız işin karşılığı olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna verilen yanıtlar öğretmenlerin ekonomik durumu ve geçim şartları ile ilgili durumun vahametini açıkça göstermektedir.
Ekonomik kriz ve pandemi sürecinin iç içe geçmesiyle birlikte ülke çapında yaşanan yoksullaşma, tüm toplum kesimleri gibi eğitim emekçilerini de etkilemiştir. Geçtiğimiz yıllar içinde yüksek enflasyon ve satın alma gücünün ciddi oranda düşmesi, yaşanan iş ve gelir kayıpları nedeniyle geçim şartları zorlaşmış, ücretli/maaşlı çalışanlar bu durumdan en fazla etkilenen toplum kesimleri olmuştur. Nitekim ankete katılan öğretmenlerin yüzde 60’a (2720 kişi) yakını “Aldığınız maaşın yaptığınız işin karşılığı olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna “Hiç karşılamıyor” yanıtı vermiştir. “Kısmen karşılıyor” yanıtı verenlerin (1748 kişi) oranı ise yüzde 38’dir.
Son yıllarda eğitim emekçilerine yönelik şiddet arttı
“İş yerinizde kendinizi değerli hissediyor musunuz?” sorusuna öğretmenlerin yüzde 56’sının (2.559 kişi) “Hayır” yanıtı vermiş olması dikkat çekicidir. İş yerinde kendisini değerli hissettiğini söyleyen öğretmenlerin (2006 kişi) oranı yüzde 44’tür.
Öğretmenlerin ekonomik sorunlarla karşı karşıya bırakılması, kendilerini değerli hissetmemesi, daha iyi bir iş teklifi aldıklarında mesleklerini bırakmayı dahi düşünüyor olmaları gibi sorunların yanı sıra, özellikle 15 Temmuz sonrasında yaşanan haksız ve hukuksuz ihraç dalgasının da öğretmenler üzerinde ciddi bir baskıya dönüştüğü, ihraç edilme kaygısının oldukça yüksek olduğu da anketimizin önemli sonuçlarındandır. “İş yerinde kendinizi güvende hissediyor musunuz?” sorusuna ankete katılan öğretmenlerin yüzde 70’i (3194 kişi) “Hayır” yanıtı vererek kendisini güvende hissetmediğini belirtmiştir. Oranın bu kadar yüksek çıkmasının temel nedeni, son yıllarda eğitim emekçilerine yönelik şiddetin belirgin şekilde artmış olmasıdır.
“Pandemi tedbirleri alınmadığını düşünüyorlar”
“Pandemi koşullarında yüz yüze eğitime başlanması için okulunuzda yeterli hijyen koşullarının sağlandığını düşünüyor musunuz?” sorusuna katılımcıların yüzde 70’den fazlası (3219 kişi) “Hayır” yanıtını vererek, okulların hijyen ve temizlik açısından gerekli koşullara sahip olmadığını belirtmiştir.
“Pandemi koşullarında yüz yüze eğitim yaparken üzerinizde idari baskı hissediyor musunuz?” sorusuna katılımcıların yüzde 69’u (3145 kişi) “Hayır” yanıtı verirken, idari baskı yaşadığını belirtenlerin (1420 kişi) oranı yüzde 31 olmuştur.
“Pandemi koşullarında okullarda ‘maske, mesafe, temizlik’ şartlarının hayata geçirildiğini düşünüyor musunuz?” sorusuna katılımcıların yaklaşık yüzde 69’u (3134 kişi) “Hayır” yanıtı vermiştir. “Maske, mesafe ve temizlik” şartlarının hayata geçirildiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 31 ile sınırlı.
“Millli Eğitim Bakanlığı’nın sorunları çözmek için ürettiği politikaların gerçekçi olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna katılımcıların yüzde 94,5’i (4315 kişi) “Hayır” yanıtı vermiştir. Bu sonuç, MEB’in bugüne kadar ortaya koyduğu pratiğin gerçekçi olmadığını belirtmesi açısından oldukça önemlidir. Bu durum özellikle pandemi sürecinde çok daha net bir şekilde.
Öğretmenler aynı işi yapmalarına rağmen farklı biçimlerde istihdam ediliyor olmalarının, öğretmenlik mesleğinin geleceği açısından önemli bir tehdit olduğunu düşünmektedir. Özellikle farklı istihdam biçimlerinin ücret, sosyal ve özlük haklar gibi başlıklarda içerdiği eşitsizlik artarak sürmektedir. Nitekim katılımcılara “Ücretli/kadrolu/sözleşmeli şeklinde öğretmen istihdamının ayrıştırılmasının, öğretmenlik mesleğinin geleceği açısından bir tehdit olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna 4379 kişi, başka bir ifadeyle yüzde 96’lık çoğunluk “Evet” yanıtı verdi. Eğitim emekçileri farklı istihdam biçimlerinin öğretmenlik mesleğinin geleceği açısından önemli bir tehdit olduğunu düşünüyor.(gaziantepsabah)