Lenfödem; lenfatik dolaşımın konjenital veya edinsel bazı nedenlerle bozulması sonucu, proteinden zengin interstisiyel sıvının jeneralize veya bölgesel olarak birikimiyle karakterize bir durumdur. Tedavi edilmezse progresyon gösteren bir durumdur. Lenfödem bir semptom değil, lenfatik sistemin çalışma kapasitesindeki yetersizlikten kaynaklanan bir hastalıktır. Lenfödem kronik, ilerleyici bir durum olup, şişen alanların hem ebat hem de ağırlık olarak artış göstermesi nedeniyle eklem hareketlerini ve mobiliteyi bozmakta, sıklıkla postüral bozukluklara ve ağrıya neden olarak bireyin günlük yaşam aktivitelerini yerine getirmesini zorlaştırmaktadır. Hafif düzeyde bir lenfödem dahi vücut imajını bozarak fiziksel, psikososyal fonksiyonda ve yaşam kalitesinde ciddi bozukluklara neden olabilmektedir. Pek çok organda ya da dokuda ve periferde ödem olabilmektedir. Ödem, mikrovasküler (kapiller ve venül) filtrasyonunun o dokudan olan lenfatik drenajı aşması sonucunda gelişir. Ödem meydana gelebilmesi için filtrasyonda, lenfatik drenajda ya da her ikisinde sorun olması gerekir. Hidrostatik basıncın arttığı kalp yetmezliği ya da posttrombotik sendromda ve plazma kolloid osmotik basıncının azaldığı nefrotik sendrom, malnütrisyon, karaciğer hastalığı ve endotel geçirgenliğinin arttığı enflamasyon gibi durumlarda lenfatik sistemin kapasitesini aştığı için ödem gelişir. Bu nedenle bütün kronik periferik ödem durumlarında lenf drenanjının yetersizliği söz konusudur. Periferik kronik ödem olduğu zaman lenfatik sistem değerlendirilmelidir. Örneğin, kalp yetmezliğinde hidrostatik basınç artışından dolayı filtrasyon ve interstisyel sıvının artışına ve sonuçta da lenfatik sistemin drenaj kapasitesinin üzerinde olmasına bağlı olarak ödem gelişimine neden olur. Ancak ödem kronik hal aldığında lenfatik sistem kalıcı olarak hasar görür ve kalp yetmezliği tedavi edildiğinde artık lenf sistemindeki kalıcı hasara bağlı olarak lenfödem gelişir. Bu nedenle kalp yetmezliği örneğinde olduğu gibi ödem durumunda sedece tek etkeni değil birçok faktörü göz önüne almak gerekir. Lenfödemin temelinde yatan sorun lenfatik sıvı iletimindeki sorundur. Lenfödem dört patolojik özellikle ile karakterizedir. Bunlar: aşırı protein birikimi, ödem, kronik inflamasyon ve fibrozis. Sebebi multifaktöriyel olmakla birlikte genellikle sekonder nedenlerden ortaya çıkmaktadır. Lenfödem primer ya da sekonder olarak sınıflandırılmaktadır.
Lenfödemin Etyolojisi
Primer Lenfödem
Lenfatik sistemin embriyolojik gelişiminde bozukluk (aplazi, hipoplai, hiperplazi, lenfanjiektazi) olması sonucunda meydana gelir. Altta yatan tıbbi durumlarla ilişkisi olmaksızın lenfödem varlığıdır. Primer lenfödem, her 10.000 doğumda yaklaşık 1-3 doğum şeklinde bir insidansa sahiptir. Hastalığın ortaya çıkma yaşına göre 3’e ayrılır.
Konjenital: Doğumla beraber ortaya çıkar. Genellikle 1 yaş altında görülmeye başlar. Kalıtsal olabilir. Erkeklerde daha sık rastlanır. Ödem bilateral ve tüm alt ekstremitededir.
Prekoks: Erken, 1-35 yaş arası ortaya çıkar. Kalıtsal olabilir. Kızlarda daha sık rastlanır. Unilateraldir ve ödem dize kadardır.
Tarda: Geç, 35 yaşından sonra ortaya çıkar.
Sekonder Lenfödem
Lenfatik akımın, sonradan oluşan bir sebepten dolayı (enfeksiyon, neoplazm, cerrahi, travma ve radyasyon gibi) azalması sonucunda sekonder lenfödem meydana gelir. Özellikle meme kanseri sonrası uygulanan tedaviler sonrası üst ekstremitede lenfödem meydana gelmektedir.
Gelişmiş ülkelerde kanserler ve kanser tedavisi esnasında sıklıkla sekonder lenfödem meydana gelebilir.
Lenfödemin Epidemiyolojisi
Lenfödemin görülme sıklığı bilinmemektedir. Primer lenfödem insidansına ilişkin bildirilen tahminler, primer lenfödemin ne yaygın ne de nadir olduğunu göstermektedir. İnsidans ve prevalans için güncel olarak yayınlanan rakamlar yetersizdir. Tüm lenfödem formları için, hastalığın patogenezine bakılmaksızın 20 yaşından küçük 1.15/100.000 kişiyi etkilediğini göstermektedir. 12-16 yaş arasında en sık görülmektedir.10.000 doğumda her 6 doğumun birinde konjenital lenfödem meydana geldiği düşünülmektedir.
Sekonder lenfödem, sekonder vakaların yaklaşık 99’unu oluşturmaktadır. Kanserle ilişkili lenfödemde insidans; radyoterapi kullanılmasına, anatomik lokasyona ve spesifik diagnoza bağlıdır. Dünyada, meme kanseri tedavisi gören hastaların yaklaşık 18’i lenfödem sorunu yaşamaktadır.
Lenfödemin Sınıflandırılması
DSÖ’nün geliştirmiş olduğu evreleme sistemi lenfödemin evrelemesinde kullanılır. Bu evrelemede:
Evre 0: Doku normaldir ama dokuda patofizyolojik değişimler başlar. Ödem bulunmamaktadır (Latent Evre).
Evre 1: Hasta, lenfödem olan ekstremitesini yukarı kaldırdığında ödem azalır vaya yok olur. Yumuşak bir ödem hissedilebilir (Geri Dönebilen).
Evre 2: Ekstremitenin yukarıda tutulmasıyla ödemde inme olmaz. Cilt oldukça serttir. Parmakla ekstremiteye basıldığında gode bırakır. Yanma, hareket kısıtlılığı ve ağırlık hissi görülür (Geri Dönmeyen).
Evre 3: Cildin derin tabakaları etkilenmiştir ve ciltte yaralar, çatlaklar meydana gelmekle birlikte bu yarıklardan bakterilerin girerek enfeksiyona sebep olduğu görülür. Lenf sıvısı, yaralardan dışarı sızar. Şiddetli ağrı oluşabilir (Elefantiazis).
Lenfödemin Risk Faktörleri
Travma
Lenfatik damarların ve bölgesel lenf nodlarının hasar görmesidir. Şiddetli bir travma sonrasında doku kaybı ve yanık meydana gelmesiyle sekonder olarak lenfödem meydana gelebilmektedir.
Enfeksiyon
Bazı enfeksiyonlar, lenfatik drenajı kesintiye uğratmaktadır. Bunlar: lenfanjitis, selulitis, filiarizis, yara enfeksiyonları. Kanserden dolayı cerrahi geçiren hastalarda, tekrar eden streptokokal enfeksiyonlar lenfödeme neden olabilir. Ani başlar. Etkilenen ekstremitede; kızarıklık, hassasiyet, sıcaklık ve şişlik vardır.
Radyoterapi
Radyoterapi, lenf nodlarının zarar görmesine neden olmaktadır. Hasarlı dokuda lenfatik damarların gelişmesini engellemektedir. Lenf nodlarının fazla olduğu yerlere radyoterapi uygulanmasıyla lenfödem meydana gelme olasılığı artmaktadır.
Cerrahi Operasyonlar
Meme kanseri, metastatik over kanseri, jinekolojik kanserler, melanoma, prostat, boyun testis ve kolon kanserleri.
Ekstremitelerin Paralizisi
Diğer Nedenler
Kronik venöz yetmezlik, lipödem v.b durumlar tedavi edilmezse ilerleyen zamanlarda lenfödeme neden olabilir. Obezite, beslenme yetersizliği, diyabet, hipertansiyon, yeteri kadar oral alamama, karaciğer hastalıkları.
Lenfödemin Belirti ve Bulguları
•Ağrı: Doku basıncından dolayı ağrı meydana gelir. Genellikle sızlama şeklindedir. Bazen şiddetli ağrı olabilir.
•Şişlik
•Ağırlık Hissi
•Gerginlik
•İğnelenme Hissi
•Kızarıklık
•Isı Artışı
•Cilt Değişiklikleri
•Güç Kaybı
•Hareket Kısıtlılığı
•Duyusal Bozukluklar
•Dolgunluk Hissi
•Enfeksiyona Yatkınlık
•Ciltte Hassasiyet