Bugün 8 Aralık. Kamu emekçileri mücadele tarihinin yapı taşı, fiili meşru mücadelenin açık adresi konfederasyonumuz KESK’in 26. Kuruluş yıldönümü tüm emekçilere kutlu olsun.
KESK’in tarihi elbette ki geride bıraktığımız yarım asırdan ibaret değildir.
KESK’in tarihi; kökleri emeğin yüzlerce yıllık birikimine, dalları Encümen-i Muallim’den TÖS’e TÖB-DER’e, TÜM-DER’e, TÜS-DER’e uzanan asırlık ulu çınarın tarihidir.
KESK’in tarihi, 12 Eylül karanlığını yırtanların, Sendika Yürütme Komisyonlarından, Kamu Çalışanları Platformundan, Kamu Çalışanları Sendikaları Platformundan bugüne ilmik ilmik ördükleri emek ve demokrasi mücadelesinin tarihidir.
KESK’in tarihi, 12 Eylül faşizm sonrasının ilk mitingi olan “Kamu Çalışanları Sendikal Haklar Mitingi”ni yaratan,
Darbe sonrasında ilk kez iş bırakan,
Önüne kurulan barikatları kumdan kaleler gibi yıkarak Ankara Kızılay Meydanı’na akan yüz binlerin dünden bugüne uzanan direniş destanının tarihidir.
KESK’in tarihi, “memurun da sendikası mı olur” diyenlerin kapılarına vurduğu mühürleri söküp atarak kapı kulu değil emekçi olduğunu ispatlayanların tarihidir.
KESK’in tarihi filli meşru mücadelesi ile Türkiye’de kamu emekçilerine sendikal örgütlenmeyi kazandıranların tarihidir.
Bugün 26. Yıl dönümümüzü kutlarken emekleriyle, ödedikleri bedellerle bizlere bu onurlu tarihi bırakan arkadaşlarımızı bir kez daha minnetle anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.
KESK, faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği ve halkların kardeşliği mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.
KESK, “bizi ezen, bir kenara iten, emeğimizi görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran erkek egemen sistemin çarklarına takılan çakıl taşı olacağız” diyen kadınların mücadelesinin en önemli özneleri arasında olmaya devam edecektir.
En başından bugüne “Hak verilmez, mücadele ile alınır” ilkesinden taviz vermeden yol aldık. Bundan sonra da rüzgâr gücüyle değil rüzgâra karşı durarak yükselttiğimiz mücadele bayrağımızı dalgalandırmaya devam edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.
Bu ülkenin emeği ile geçinen tüm kesimlerinin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin mücadeleler olmuştur. Bugün de kelimenin tam anlamı ile bir zulüm döneminden geçiyoruz.
Ülkemizin adım adım içine itildiği ekonomik, siyasal, toplumsal bunalım gittikçe derinleşmiştir.
Yıllardır hayata geçirilen borçlanmaya, dış finansmana, ranta, spekülasyona, betonlaşmaya dayalı model çoktan iflas etmiştir.
Ancak sağlam hiçbir çarkı kalmayan bu bozuk düzenin enkazı işçisinden kamu emekçisine, asgari ücretlisinden emeklisine, çiftçisinden küçük esnafına halkın 99’una yıkılmak istenmektedir.
Bir avuç mutlu azınlığın dışında kalan herkese, hepimize biçilen rol ucuz emek cennetinin katıksız köleleri olma rolüdür.
Dolayısıyla bugün bizim için sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseltme günüdür.
Gün; bu toprakları emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin filizlendiği topraklara çevirme günüdür.
Gün; sömürü, yoksulluk ve baskı düzenine karşı omuza omuza verme günüdür.
Gün yıllardır parçalanıp, bölünen, yok sayılan milyonların hak ve özgürlükleri için birleşme günüdür.
Bunun bir adımı olarak kuruluş yıl dönümümüzde kamu emekçilerine, işçilere, işsizlere, güvencesiz çalışanlara, kadınlara, emeklilere, esnaflara, gençlere, “geçinemiyoruz” diyen tüm kesimlere sesleniyoruz.
18 Aralık’ta 2021 Cumartesi günü Diyarbakır ve İzmir’de
19 Aralık 2021 Pazar günü İstanbul ve Ankara’da düzenleyeceğimiz mitinglerde buluşalım.
Emeğin, halkın kürsüsünü birlikte kuralım.
Bize reva görülen kara kışı baharına çevirmek için,
İşsizliğe, yoksulluğa hayır! Emekten, halktan yana bütçe istiyoruz!
Demek için sesimizi, gücümüzü birleştirelim.
Biz, bu ülkenin emekçilerinin hak ettikleri, özlemini yaşadıkları bir ülkeye ve dünyaya kavuşacaklarına olan inancımızı hep koruduk.
Bugün de yürekten inanıyoruz ki:
Er ya da geç:
Emek kazanacak,
İnsanca Yaşam Mücadelemiz kazanacak.
Demokrasi kazanacak,
Barış ve kardeşlik kazanacak,
İnsanca Bir Yaşam Mücadelesi Kazanacak,
BİZ KAZANACAĞIZ!
YAŞASIN EMEK VE DEMOKRASİ MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN SENDİKAL MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN KESK!