Çin’de ortaya çıkan ve hızla tüm dünyaya yayılan, bütün insanlığın ve ülkelerin sağlık sistemlerinin sınandığı, halk sağlığına bakışın sonuçlarının ortaya çıkacağı, tüm dünyanın sağlık hakkına ve sağlık hizmetlerine yaklaşım yönünden dersler çıkarılması gereken ve modern yaşamı esir alan, karşı karşıya olduğumuz bu salgın, ancak merkezi ve yerel yönetimlerin, meslek örgütleriyle, sivil toplum kuruluşlarının ve toplumun tamamının tek vücut ortak mücadelesi ile baş edilebilecek boyutta bir tehlikedir.
AÇIKLANABİLDİĞİ KADARIYLA ÜLKEMİZDEKİ VERİLER ÜRKÜTÜCÜ!!
Dünyadaki vaka sayısı 904.000 civarında ve can kaybı 45.000’ni geçmiştir. Ülkemizdeki 1 Nisan 2020 tarihi itibari ile bir gün öncesine göre vaka sayısı 2148 artarak 15679’a can kaybı sayısı 63 artarak 277’ye ulaşmıştır. Dünya örneklerine bakıldığında 10.000 vaka sayısına İran 22, İtalya 40, İspanya 45 gün, Almanya 50, Fransa 55 günde ulaşırken ülkemizde bu sayıya 19 gün gibi kısa bir sürede ulaşılmıştır. Ayrıca ülkemizdeki ilk vakanın görüldüğü 11 Mart’tan bu yana geçen 20 günlük sürede dünyada en dik artış hızıyla ilk 10’a girmiş bulunmaktayız ve bu durum gelecek dönemler için endişemizi ve korkularımızı arttırmaktadır.
TEDBİRLER , KONTROLLER SIKILAŞTIRILMALI! HALKIMIZ ZOR DURUMDA! SOSYAL DEVLET OLMA SORUMLULUĞU YERİNE GETİRİLMELİDİR!
Ülkemizde süreç içerisinde, Merkezi yönetim tarafından, Bilim Kurulunun da önerileri doğrultusunda salgın durumlarında evrensel olarak alınması gereken birçok tedbir alınmış ve sosyal hayatta birçok kısıtlayıcı uygulamalar hayata geçirilmiştir. Yine süreç içerisinde yetkili makamlarca halkımıza yönelik kişisel koruyucu önlemlerle ilgili kamu spotları ile yaygın bilgilendirmeler yapılarak, sosyal izolasyon ve sosyal mesafeyi korumanın salgınla mücadelenin en önemli faktör olduğu defalarca ifade edilmiş ve evde kal çağrıları yapılmıştır.
Pandeminin engellenmesi için yapılan ‘Evde Kal’ çağrısı doğru ama gereklilikleri sadece toplum tarafından yerine getirmekle başarılı olamaz. İlimizin Sosyo-ekonomik durumu göz önüne alındığında iş ve geçim kaygısı nedeniyle çalışmaya devam etmek zorunda olan ciddi bir nüfus olduğu bilinmektedir. Toplumun önemli bir kısmı günlük yaşamlarını devam ettirmek için fabrikada, tarlada, pazarda çalışmak zorundadır. Ülkemizde genel olarak olduğu gibi, kentimizde de halkımızın bir kısmının bu çağrılara uyduğunu, ancak gördüğümüz kadarıyla bu çağrılara uymayan ve çalışmak zorunda olan birçok insanın da sokaklarda olduğunu, mahallelerde çarşı pazarın hiçbir şey yokmuş gibi kalabalıklarla dolu olduğunu üzüntüyle izliyoruz.
Gelinen noktada, alınan tedbirlerin, kontrol süreçlerinin tekrar gözden geçilmesi su götürmez bir gerçektir. İktidar ekonomik, sosyal ve siyasi sonuçlarına bakılmadan, toplum sağlığını ön planda tutarak, bilim kurulunun, ilgili akademik odalarının bilimsel, akılcı görüş ve önerileri doğrultusunda, sosyal devlet olmanın sorumlulukları ve zorunluluklarını da yerine getirerek, kontrollü sokağa çıkma yasağı da dahil daha radikal tedbirler acilen değerlendirilmelidir.
Toplum hareketliliğini önlemenin yolu kesinlikle sosyal devlet anlayışı ile mümkün olacaktır. Bu süreçte işten çıkarmalar yasaklanmalı, işsizlik ödenekleri ödenmeli, evde kalmasını istediğimiz insanımızın elektrik, su, doğal gaz, gıda vb zorunlu ihtiyaçları karşılanmalıdır. Ancak Devlet bu sorumlulukları yerine getirdiği zaman, toplumsal dayanışma mekanizmaları daha etkin devreye girecek, düzenlenen yardım kampanyaları daha da anlamlı hale gelecektir.
SİYASETÇİLER SORUMLULUK ALMAKTAN KAÇMAMALIDIR! SAĞLIK ÇILARIN TEK BAŞINA VE KORUNMASIZ SAVAŞI TEK BAŞINA BİZİ KURTARMAZ!
Söz konusu toplum sağlığıdır!. Siyaset üstüdür!. Buradan iktidarı, muhalefeti bütün siyasi partileri sorumlu davranmaya ve halkın sağlığını koruma noktasında ortak hareket etmeye davet ediyoruz. Devleti yönetenler yeterli sorumluluk almadan, bütün sorumluğu halka ve sağlık çalışanlarına yükleme yaklaşımından vaz geçmelidir.
Tüm sağlık çalışanları, kendi sağlıklarının ve yaşamlarının büyük tehlike altında olduğunu bilerek, COVID-19 salgınını kontrol altına alabilmek ve toplumumuzun bu süreci en az zararla atlatabilmesi için canlarını ortaya koyarak olağan üstü bir gayretle çalışmaktadırlar. Halkımızın salgınla mücadele sürecine aktif ve sorumlu katılımı sağlanamaz ve gerekli önlemler acilen alınmaz ise İtalya ve İspanya’daki gibi sağlık sistemi çökecek ve kayıplarımız artacaktır. Kaldı ki ülkemizde 100.000 kişiye düşen toplam hekim sayısı 187 iken, İtalya’da bu rakam 396, İspanya’da 388 idi. 100.000 kişiye düşen ebe-hemşire sayısı ülkemizde 301 olup, İtalya’da 608 ve İspanya’da 593 idi. Kontrolsüzlük , bizim iki katımız sağlık çalışanı olan bu ülkeleri bile perişan etmiştir ve bundan ders alınması gereklidir.
Salgınla mücadeleyi iyi yöneten ülkelerden alacağımız en önemli derslerden biride mümkün olduğu kadar fazla sayıda test yaparak enfekte olanların ve temas ettiklerinin bulunması ve sağlıklı bireylerden ayrılması noktasıdır. Ülkemiz bu noktada yeteri kadar hızlı ve etkin davranamamıştır. Halen şehrimizde yaklaşık 1 haftadır, test yapmak için hastadan numune almak için kullanılan sürüntü çubuklar bir çok hastanede bulunamamaktadır. Test sayıları hızla arttırılmalı ve yapılan kurum sayısı arttırılmalıdır.
SAĞLIKÇILAR ve ÇALIŞMAK ZORUNDA OLANLAR ZOR DURUMDA!
Ayrıca sahadan kamu sağlık idarelerinin açıklamalarının aksine kişisel koruyucu malzemelerin yeterli düzeyde olmadığı konusunda ciddi ve yoğun yakınmaları üzüntüyle izliyoruz. Sağlık çalışanlarının COVID-19 hastalığından korunması, ileride salgınla mücadelenin aksamaması, halkımıza yeterli ve etkin bir hizmet verilebilmesi açısından eksikliklerin acilen giderilmesi noktasında kamu idaresine görevini, sorumluluğunu ve zorunluluğunu hatırlatmak istiyoruz. Buradan bütün sağlık çalışanlarına sevgi, saygı ve teşekkürlerimizi sunuyoruz. Halkımızı da gittikleri sağlık kurumlarında, sağlık çalışanları ile işbirliği yapmaya, önerilere sorgulamadan uymaya davet ediyoruz.
Hayatın sürekliliği noktasında; sağlıkçılar dışında. ev içinde hayatı sürdürmek için gerekli temel ihtiyaçların üretiminde, dağıtımında çalışanlar veya kesintiye uğratılmasının mümkün olmadığı hizmetlerde çalışanların, birbirlerine ve ev halkına bulaş riskini asgariye indirecek tedbirler alınarak çalıştırılması sağlanmalıdır. Bu gruptaki insanların koruyucu ekipman ihtiyaçları kurumlarınca karşılanmalı ve psikolojik açıdan desteklenmelidir.
KAMU İDARESİ SÜRECİN HER AŞAMASINDA ŞEFFAF OLMALIDIR! BİLİNÇLİ FARKINDALIK TOPLUMSAL ENDİŞEYİ AZALTIR!
Toplum olarak; bu kritik süreçte korkularımız ve endişelerimiz var. Bu noktada ilimiz sağlık otoritesini salgınla ilgili akla gelen sorulara, duyulan endişelere yanıt vermeye, kaygı ve paniği artıran söylentileri veya yanlış bilgileri ortadan kaldırmak için şeffaf bir yaklaşım içinde olmaya davet ediyoruz. Gerçeğe ne kadar yakınsak, korku ya da panikten o kadar uzak olacağımız gerçeği unutulmamalıdır. Ayrıca toplumdaki endişe ve umut dengesinin bu süreçte doğru yönetilmesinin, bilinçli farkındalığı arttıracağını, insanımızın yapılan uyarılara ve alınan kararlara uyumunu ve katılımını arttıracaktır.
Bu salgını ancak şeffaf ve tam bir bilgilendirme ortamında ve halkımızın, tüm kurumların tek vücut mücadelesi, iş birliği ve dayanışması ile yenebileceğimize dair inancımız sonsuzdur.
Bu noktada İlimizde 30 Mart 2020 tarihi itibari ile her türlü olağan dışı sağlık hizmetinin sunumu sırasında risk grupları arasında ilk sırada yer alan meslek gruplarını temsil eden akademik meslek odalarının (Tabip odası, Diş Hekimleri Odası ve Eczacılar Odası gibi) İl Pandemi kuruluna çağrılmasını olumlu karşılıyoruz.
Ülkemizde ve kentimiz özelinde; temsil ettiğimiz meslektaşlarımız ve üyelerimiz adına kendi mesleki alanlarımızla ilgili sürecin doğru yönetilmesine katkı sunabileceğimiz her aşamada, her türlü sorumluluğu alarak, kamu idaresi ve yerel yönetimlerle iş ve güç birliği yapmaya ve halkımızın yanında yer almaya hazır olduğumuzun bilinmesini istiyor ve taleplerimizin kararlı bir iradeyle takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
1. GAZİANTEP-KİLİS TABİP ODASI
2. GAZİANTEP-KİLİS DİŞ HEKİMLERİ ODASI
3. GAZİANTEP ECZACILAR ODASI
4. GAZİANTEP BAROSU
5. MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ
6. İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ
7. MİMARLAR ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ
8. ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ
9. ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ
10. ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ
11. GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ
12. HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ
13. JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ
14. JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ
15. MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ
16. GAZİANTEP-KİLİS VETERİNER HEKİMLERİ ODASI
17. GAZİANTEP SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI
18. GAZİANTEP YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI
19. GAZİANTEP AİLE HEKİMLİĞİ DERNEĞİ (GAHD)
20. SAĞLIK EMEKÇİLERİ SENDİKASI (SES) GAZİANTEP ŞUBESİ
21. GENEL SAĞLIK İŞ GAZİANTEP İL TEMSİLCİLİĞİ
22. GAZİANTEP AİLE SAĞLIĞI ELEMANLARI DERNEĞİ (GASED)
23. TÜRK JİNEKOLOJİ VE OBSTETRİK DERNEĞİ (TJOD)
24. GAZİANTEP KULÜBÜ
25. GAZİANTEP BAĞIMSIZ DENETÇİLER DERNEĞİ̇
26. GAZİANTEP MALİ MÜŞAVİRLER MUHASEBECİLER BİRLİĞİ DERNEĞİ
27. GAZİANTEP ANADOLU LİSESİ MEZUNLAR DERNEĞİ (GALMED)
28. ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ GAZİANTEP ŞUBESİ
29. GAZİANTEP KÜLTÜR TURİZM DERNEĞİ̇
30. GAZİANTEP VEREM SAVAŞ DERNEĞİ̇
31. ALLEBEN ROTARY
32. BİRLEŞİK KAMU İŞ KONFEDERASYONU İL TEMSİLCİLİĞİ VE EĞİTİM İŞ SENDİKASI
33. ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ
34. TÜRKİYE KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELER SERBEST MESLEK MENSUPLARI VE YÖNETİCİLER VAKFI GAZİANTEP DESTEKLEME DERNEĞİ
35. CUMHURİYET KADINLARI DERNEĞİ
36. ODTÜ MEZUNLARI GAZİANTEP DERNEĞİ
37. TÜRK ANNELER DERNEĞİ
38. GAZİANTEP ŞAHİNBEY LİONS KULÜBÜ
39. TOPLUM EĞİTİM DERNEĞİ
40. GİRİŞİMCİ KADINLARI DESTEKLEME DERNEĞİ
41. GAZİANTEP FOLKLOR KULÜBÜ
42. GAZİANTEP GİRİŞİMCİ İŞ KADINLARI DERNEĞİ
43. GAZİANTEP KADIN SAĞLIĞI DERNEĞİ
44.. GAZİANTEP KOLEJ VAKFI MEZUNLARI DERNEĞİ
45. GAZİANTEP İPEKYOLU ROTARY KULÜBÜ
46. ZEUGMA KÜLTÜR VE SANAT DERNEĞİ̇
47. ULUSAL SANAYİCİ İŞ ADAMLARI DERNEĞİ (USİAD)
48. GAZİANTEP LİSESİ MEZUN VE MENSUPLARI DERNEĞİ
49. GAZİANTEP LİONS KULÜBÜ DERNEĞİ
50. GAZİANTEP LİONS KULÜBÜ
51. TÜRKİYE KADIN GİRİŞİMCİLER DERNEĞİ (KAGİDER)