Mülteci sorununu sadece sosyal medyadan ya da TV'den gördüğünüz kadar sanıyorsanız yanlıyorsunuz.
Gelin size ben gerçeği anlatayım:
Ben İstanbul’da kuryelik ve genelde
günde ortalama 200 km. yol yapıyorum.
Pendik’ten Silivriye her ilçeye
ve her mahalleye giriyorum.
Tahminime göre ESENYURT, BAŞAKŞEHİR, BEYLİKDÜZÜ, FATİH ve BAĞCILAR ilçelerine
bir süre sonra TC. VATANDAŞI giremiyecek.
Size kurye olarak gittiğim adreslerden bahsedeyim; Herşeyden önce hem Suriyeliler hem de bizim partililerden bazıları diyor ya “Suriyeliler ekonomik olarak bize çok faydalı”, diye; bu söz külliyen yalan,
çünkü örneğin Esenyurt’ta telefonu bozulan
bir Suriyeli telefonunu Sirkeci’de işyeri olan
bir tamirciye gönderiyor,
ya da altın takı alacak olanBaşakşehir’deki
bir Pakistanlı Bağcılar’daki Pakistanlı kuyumcudan kurye ile aldırıyor alacağını,
ya da Afganlar Fatih ve Yenikapı’da bulunan kendi marketlerinden alışveriş yapıyorlar...
Çünkü çok kere Afgan pirinci alıp teslim ettim.
Şimdi gelelim işin sağlık boyutuna;
Bu durum çok vahim.
İstanbul genelinde diş protezi yaptıran kişilerin %90’ı Suriyelilerin merdiven altı protezlerini ağızlarına takıyor ve diş klinikleri “ucuz” diye buraları tercih ediyorlar.
Size bir anımı anlatayım;
Bir gün Fatih’te bir adrese gittim.
Adres virane merdiven altı bile değil
eski müstakil bir gecekondu idi.
Neyse gittim kapıyı çaldım,
baktım protez imalatı yapılıyor.
Gönderiyi teslim aldım, Florya’da bir adrese,
bir diş kliniğine gittim.
Gittiğim yerin kalitesi ne Amerikan Hastanesinde ne de Memorial’ da var.
Bu nasıl oluyor, diye düşünürken teslimatı alacak kişinin adresine baktım,
o da Suriyeli bir bayandı.
Bayanı çağırdılar ki doktormuş kendisi.
O esnada orada bekleyen şık giyimli bir bey de bekleme salonunda oturuyordu. Bayan Doktor Türkçe “Ahmet bey proteziniz geldi, buyurun odama” dedi.
Ben şok oldum.
Benim ülkemde benim vatandaşıma sağlıksız medikal ürünle tedavi uyguluyorsun, neden? “Kendi vatandaşı kazansın diye”.
Devam edeyim; yurtdışına çıkarken covid testi yaptıran insanların %90’ı yine merdiven altı Suriyeli laboratuvarlarda karman çorman
hiç bir önlem olmadan Coca cola dolaplarının içinde yüzlerce test tüpünün olduğu yerlerde testlerini yaptırdı!
Burada olabilecek en büyük sorun, “test sonucunun yanlış çıkmasıdır”.
Ama gelelim en tehlikelisine;
Başakşehir’de yine merdiven altı bir laboratuvar var
ve ben günde bir kez mutlaka gidiyorum; binlerce kurye var, biri giriyor biri çıkıyor.
Reklamı yapan vize şirketleri var ya onlardan
oturma izinlerini, vatandaşlık başvurularını,
vb. alıp götürüyoruz.
Hepsi lüks içinde yaşıyorlar.
Bir gün bir kargo görevlisine adres sordum,
“gel ben de oraya gidiyorum” dedi...
Elinde boyu kadar çuval sordum, “hepsi oraya mı?”,diye “aynen oraya her gün bir çuval getiriyorum” dedi, içinde “hepsiburada, trendyol ve amazon kolileri”.
Beylikdüzü ve Esenyurt tayfası mafyalaşmış!
Beylikdüzü’nde örneğin “İnovia siteleri” var, orada onların izni olmadan
ne ev tutabilirsiniz ne satabilirsiniz.
Esenyurt’ta zaten tam gettolaşma var.
Bazı mahalleler var ki gözünüzü kapatıp sizi oraya bıraksam gözünüzü açtığınızda
“eyvah Suriye’ye kaçırmışlar beni!” dersiniz.
Daha yüzlerce örnek var ama yazsan ne olacak, en azından sağlığınıza dikkat edin.
DOKTORUNUZA, DİŞ HEKİMİNİZE MUTLAKA çalıştıkları laboratuvarın neresi olduğunu sorun.
GÜMBÜR GÜMBÜR İSTİLÂ geliyor okuduğunuz ve paylaştığınız için teşekkür ederim.
Alıntı