Mardin'de cinnet getiren polis memuru, hemşire eşini ve 3 yaşındaki oğlunu silahla vurarak öldürdü.
Polis lojmanında ailesini katleden Hasan Ş., daha sonrasında kendi kafasına sıkarak intihar etti.
Silah seslerini duyan meslek arkadaşları, çilingir yardımıyla daireye girerek korkunç manzara ile karşılaştı.
Emniyet teşkilatı sendikasından yapılan açıklamada “Yine Emniyet Yine Cinnet Vakaları .Bugün Mardin'de yaşanan trajik bir olay hepimizi derinden sarstı. TEM Şube Müdürlüğü'nde görev yapan bir Polis memuru, gece görevine gelmeyince mesai arkadaşları tarafından evinde ölü bulundu. Olay yerinde, memurun cinnet getirerek hemşire olan eşi ve çocuğunu öldürdüğü, ardından intihar ettiği belirlendi.
Bu trajedi, emniyet personelimize yönelik psikolojik desteğin yetersizliğini ve acilen geliştirilmesi gerektiğini göstermektedir. Personelimizin psikolojik sağlığını korumak için daha etkin programlar devreye sokulmalıdır.
Hayatını kaybeden meslektaşımıza ve hemşire olan eşine Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diliyoruz. Bu tür olayların tekrarlanmaması için gerekli adımları atacağız.
Mardin Artuklu'da yaşanan trajik olay, toplumu derinden sarsarak acı bir gerçeklikle yüzleşmemize neden oldu. 31 yaşındaki polis memuru Hasan Ş., bilinmeyen sebeplerle ailesine yönelik vahim bir saldırı gerçekleştirdi ve ardından kendi yaşamına son verdi. Bu dram, Hasan Ş.'nin hemşire olan eşi Merve Ş. ve üç yaşındaki oğlu K.H.Ş'nin de hayatını kaybetmesiyle sonuçlandı. Peki, bu olayın arkasında yatan nedenler neler olabilir? Hasan Ş., neden böyle bir yola başvurdu?
Hasan Ş., Mardin Artuklu İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli bir polis memuruydu. Herhangi bir suç kaydı veya disiplin sorunu olmayan Hasan Ş.'nin, bu eylemi gerçekleştirmesi herkesi şaşırttı ve çevresindekileri yasa boğdu. Olay günü, lojmanda yaşanan silah sesleri üzerine, Hasan Ş.'nin meslektaşları durumu kontrol etmek için çilingir yardımıyla daireye girdiklerinde korkunç manzarayla karşılaştılar. Hasan, eşi ve oğlunu başlarından vurmuş ve sonrasında aynı silahla intihar etmişti. Yapılan incelemede, her üç bireyin de başlarına isabet eden tek kurşunla öldüğü belirlendi.
Bu olay, polis memurları ve diğer güvenlik görevlileri üzerindeki psikolojik baskının ne derece ağır olabileceğine dair soruları akıllara getirdi. Aynı zamanda, meslek mensuplarının ruh sağlığına yönelik destek sistemlerinin yeterliliği ve erişilebilirliği konusunda ciddi sorgulamaları beraberinde getirdi. Toplum olarak, bu tür trajedilerin önüne geçebilmek adına, özellikle stres altındaki bireylere yönelik psikolojik danışmanlık ve destek hizmetlerinin güçlendirilmesi gerektiği konusunda geniş bir fikir birliği oluştu.
Hasan Ş.'nin eylemi, bir ailenin trajik sonunu ve toplumda derin yaralar açan bir olayı işaret ediyor. Bu olay, toplumsal olarak ruh sağlığına ve özellikle yüksek stresli meslek gruplarına yönelik destek mekanizmalarının ne kadar hayati olduğunu gösteriyor. İlgili kurumların, benzer trajedilerin önlenmesi adına gerekli önlemleri alması ve etkili destek sistemleri kurması büyük önem taşıyor.(asayişgazetesi)
