Kayseri’de, tüp bebek tedavisi için özel hastaneye başvuran savcı İlker Vural ve eşi ile operasyonu yapan Dr. Çağlar Yazıcıoğlu’nun tartışması mahkemelik oldu. Eşinin ameliyathanede bekletildiğini ve doktor tarafından tehdit edildiğini ileri süren savcı Vural, hastaneye gönderdiği ihtarnamede tüp bebek için ödediği ücretin kendisine geri ödendiğini ifade etti. Yazıcıoğlu ise savcının nüfuzunu kullanarak ücreti geri aldığını savundu.
Niğde’de savcı olan İlker Vural ile Sabire Esra Vural, tüp bebek yapmaya karar verdi. Çift, Kayseri Özel Acıbadem Hastanesi’nden Dr. Çağlar Yazıcıoğlu’na başvurdu. Vural’ın 20 Ocak’ta noter yoluyla hastaneye gönderdiği ihtarnamesine göre, operasyon için 13 Ocak’a gün verildi. Vural saat 08.30’da sperm örneği alınacağını söylenmesine rağmen 55 dakika bekletildiğini savundu. Saat 09.30’da gittiği sperm odasında hijyen sorunu olduğunu iddia etti. Ameliyathanede olan eşinin kendisini arayıp “Doktora hakaret etmişsin. Özür dilemezsen operasyonu yapmayacak” dediğini ileri süren Vural, “Eşim hijyen sıkıntısı olabilecek ve soğuk bir ameliyathanede, operasyon süresi hariç 1 saat 40 dakika bekletilmiş, hürriyetinden yoksun bırakılmıştır” dedi. Bu suçun 4 yıldan 14 yıla kadar hapsi gerektirdiğini savundu.
KOVULMALARINI İSTEDİ
Vural, “Hastanenizin güvenli olduğunu varsayarak, yanıma koruma polisi almadım” dedi. Tüp bebek için ödediği ücretin kendisine geri ödendiğini belirten Vural, Yazıcıoğlu ve ekibinin işten atılmasını istedi.
Dr. Yazıcıoğlu, kendisini arayan Sabire Esra Vural’ın “Eşim sperm vermek için geldi. Kimse ilgilenmedi” deyince işlemin gerçekleştirildiğini söyledi. Yazıcıoğlu, “Hasta kabul yetkilisi, savcı Vural’ın kendisini azarlayıp ‘Odada her yerde sperm bulaşıkları var. Çağlar denen artiste söyleyin, hemen beni arasın’ diye bağırdığını söyledi” dedi. Yazıcıoğlu daha sonra ameliyathaneye inip operasyonu gerçekleştirdiğini belirtti. Savcı Vural’ın sperm odasına vaktinden 2 saat önce ve temizlik yapılmadan girdiğini öne sürdü. Vural Ailesi’nin odasına girdiğini kaydeden Yazıcıoğlu, şöyle devam etti: “Kim olduğumu biliyor musun? Savcıyım. Terör davalarına bakıyorum. İstersem yarım saatte özel harekâtı buraya yığarım’ diye bağırdı. Üzerime yürüdü.”(hurriyet.com.tr)
