Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı BASK Konfederasyonu Genel Başkan yardımcısı Ahmet DOĞRUYOL, memur maaşları açlık sınırına doğru gerilemiştir.
Son yıllarda devlet memurlarına sözde enflasyon oranında yapılan zamlarla memur maaşlarının alım gücü her geçen gün düşmüş, memur maaşları açlık sınırına doğru gerilemiştir.
Asgari ücretliye, emekliye, işçiye yapılan yüzdelik zam oranlarında memura zam yapılmamasının sonucunda memurun ekonomik kaybı her geçen gün artmıştır.
2023 ocak ayında, asgari ücrete %54.7, tüm vergi harçlara yaklaşık %123 zam yapılırken memura %30 zam yapılması buna apaçık bir örnektir. Bunun sonucunda memur maaşları yılbaşından bu yana hızla erimiş ve alım gücü düşmüştür.
Memura ocak ayında verilmesi gereken zam oranının asgari ücrete yapılmış olan %54 ve yıllık olarak vergi ve harçlara yapılan %123 oranında olmalıydı ki denge sağlanabilsin. Memur reel kayba uğramasın.
Her türlü ihtiyaç maddelerinin %150, %200 arttığı bir ortamda, Memura verilen düşük oranlı zamlar memur maaşlarını açlık sınırına ve asgari ücrete doğru çekmiştir. Böyle giderse, ilerleyen süreçte memur maaşları asgari ücretle eşitlenecektir. Memur maaşlarının bu hale gelmesinin en büyük sorumluları ise, bu güne dek imzaladıkları bir tek toplu sözleşmenin enflasyonun üzerinde olmadığı, bir sonraki toplu sözleşmede yokluklarını varlıklarını tercih edeceğimiz, sözde yetkili olup, etkileri olmayan sarı sendikalardır.
Yapılan açlık ve yoksulluk sınırı araştırmalarına göre 2023 yılı Mart ayında, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için, yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı yani açlık sınırı yaklaşık 9.500 TL.
Yine dört kişilik bir ailenin gıda harcaması ile giyim, konut, kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı yani diğer adıyla yoksulluk sınırı yaklaşık 31.000 TL’dir.
2023 ocak maaşı zamlarına göre en düşük memur maaşı 9 bin 105 liradan 11 bin 396 liraya, en düşük memur emekli aylığı 6 bin 78 liradan 7 bin 597 liraya yükseltilmiştir. Gördüğümüz gibi memur maaşları açlık sınırına dayanmıştır.
Yaklaşık üç yıldır gıda fiyatlarının sürekli artmıştır. Son bir yıllık süreçte ise gıda fiyatları yaklaşık %130 artmıştır. Eylül 2021'den bu yana kamu çalışanları ile kamu emeklilerinin ücret ve aylıkları enflasyon farkları da dâhil yaklaşık %140, asgari ücret %200 artmıştır. Aynı zaman diliminde gıda fiyatlarının yaklaşık %350 oranında artması maaşlardaki alım gücünün ne kadar düştüğünü alenen ortaya koymaktadır.
Yani yaklaşık 1,5 yıl önce 100 TL’ye aldığımız bir gıda sepetinin aynısını bu gün 350 TL’ye alıyor olmamız üzücüdür.
Bir kg soğanın 30 Tl, bir kg kıymanın 350 TL, bir kg antep fıstığının 500 TL olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Temel gıdalarımızdan biri olan soğanın bir yılda 5TL’den 30 TL’ye çıkması üzücü ve düşündürücüdür.
Son günlerde genel seçimlerin yakın olmasıyla birlikte toplumun diğer kesimlerine yapılan maaş zammı, memur ve emeklilerini de zam beklentisi içerisine girmesine sebep olmuştur. Ancak, yapılan açıklamalardan anladığımız son anda bir sürpriz olmazsa, memur zamları, normal zamanı olan temmuz ayında yapılacaktır.
Memurlarımızın pek çoğunun aldığı maaş bu gün bırakın zorunlu harcamalara yetmesini, ortalaması 8-10 bin TL olan ev kirasını ödemeye yetmemektedir. Bu gün günlük ihtiyaçlarınız için bile bir markete girdiğinizde 1000 TL den az harcamadan marketten çıkamıyorsunuz.
Toplumsal huzuru sağlamak, ücret dengelerini korumak için memur ve emeklilere bir an önce ek zam yapılmalı ve bayram ikramiyesi verilmelidir.