DEMOKRASİ VE HUKUK PALAVRALARI

DEMOKRASİ VE HUKUK PALAVRALARI

Dr. Özgür AYDIN;''Türkiye’de hiçbir zaman gerçek anlamıyla bir demokrasi olmadı. Adalet, hiçbir zaman gerçekten tarafsız işlemedi. Hukuk, hiçbir zaman eşit uygulanmadı.''

 

Yüzyıldır süregelen bir yanılsamanın içindeyiz. “Demokrasi, hukuk, adalet ve özgürlük”. Bunlar, meydanlarda atılan sloganların, seçim meydanlarında verilen vaatlerin ve gazete köşelerinde yazılan büyük lafların ortak kelimeleri. Ama gerçeklikte ne kadar yer buluyorlar? Aslında hiç. Türkiye’de hiçbir zaman gerçek anlamıyla bir demokrasi olmadı. Adalet, hiçbir zaman gerçekten tarafsız işlemedi. Hukuk, hiçbir zaman eşit uygulanmadı.

Yüzyıldır dönen bu çarkın mantığını anlamak için çok derin analizler yapmaya gerek yok. Sokaklarda “adalet istiyoruz”, “özgürlük istiyoruz”, “hukuk istiyoruz”, “demokrasi istiyoruz” diye bağıran kalabalıklara bakın. Gerçekten istedikleri şey adalet mi, özgürlük mü, hukuk mu? Hayır. Gerçekte istedikleri, gücün kendi ellerine geçmesi. Çünkü güç el değiştirdiğinde adalet, hukuk ve özgürlük yine yalnızca gücü ele geçirenlerin elinde bir silaha dönüşüyor. Gücü elinde tutan taraf, dün karşı çıktığı baskıyı bu kez kendi eliyle uygulamaktan çekinmiyor.

Bir dönem ezilen, baskıya uğrayan, hukuksuzlukla mücadele edenler, güç ellerine geçtiğinde bu kez baskıyı ve hukuksuzluğu başkalarına uygulamaktan çekinmiyorlar. Güç kimdeyse, adalet onun elinde şekilleniyor. “Bağımsız yargı” dedikleri şey, aslında gücü elinde tutanın yargısı oluyor. “Tarafsız hukuk” diye pazarlanan sistem, aslında gücü elinde tutanın çıkarlarına göre işliyor. “Özgürlük” dedikleri şey, kendi özgürlükleri ile sınırlı kalıyor. Muhalefetteyken özgürlük, adalet ve hukuk isteyenler, iktidara geldiklerinde aynı değerleri hızla unutuveriyor.

Asıl gerçek şu ki: Demokrasi, hukuk, adalet ve özgürlük talepleri büyük bir aldatmacadan ibaret. İnsanlar gerçekten özgür olmak istemiyor, insanlar gerçekten adaletin tesis edilmesini istemiyor. Çünkü gerçek adalet, herkes için eşit şartlar getirir ve bu da gücün sınırlarını çizer. İnsanlar bunu istemiyor. İstedikleri, sadece gücün kendi ellerinde olması. Adaleti, hukuku ve özgürlüğü ancak kendi çıkarlarına hizmet ettiği ölçüde savunuyorlar.

Bu yüzden ülkemizde yüzyıldır ne gerçek bir demokrasi kuruldu, ne de gerçek bir adalet sistemi işledi. Her seçim, aslında bir rejim değişikliği değil, sadece bir güç değişimi oldu. İsimler değişti, yöntemler değişti ama öz hiç değişmedi. Ve biz hala meydanlarda aynı kelimeleri haykırıyoruz: “Adalet, hukuk, özgürlük, demokrasi.” Halbuki bunlar sadece gücü ele geçirmek ve başkalarını aldatmak için söylenen söylemler. Güç ele geçirildiğinde ise o kelimeler hızla unutuluyor. Çünkü asıl amaç hiçbir zaman adaletin sağlanması değil, her zaman gücün el değiştirmesiydi. İşte bu yüzden, demokrasi ve hukuk söylemleri büyük bir palavradan ibaret.



Anahtar Kelimeler: DEMOKRASİ HUKUK PALAVRALARI