Bir hastane, hastane çalışanlarına aşı olma zorunluluğu getirince bazı çalışanlarının tepkisiyle karşılaştı. 100'den fazla çalışan, hastane yönetimine karşı dava açarak kobay olmak istemediklerini bildirdi; ancak çalışanların a
Teksas’taki bir hastane, hastane çalışanlarına aşı olma zorunluluğu getirince bazı çalışanlarının tepkisiyle karşılaştı. 100’den fazla çalışan, hastane yönetimine karşı dava açarak kobay olmak istemediklerini bildirdi; ancak çalışanların açtığı dava ABD bölge mahkemesi tarafından reddedildi.
Houston Methodist, bu yılın başlarında 26 bin çalışanının 7 Haziran’a kadar corona virüsüne karşı tam olarak aşılanması gerektiğini duyurdu. Hastane, nisan ayında internet sayfasında; “Bu tarihe kadar aşı olmayanlar uzaklaştırma ve nihai olarak işten çıkarılma ile karşı karşıya kalacaklar” dedi.
Hastane belirlediği bu yaptırımda dini inançları gereği ve hamilelik de dahil olmak üzere belirli tıbbi durumları olan çalışanların muaf olabileceklerini de belirtti. Hastane, duyurudan itibaren aşı tarihini geçiren 178 çalışanın görevini askıya aldı ve 21 Haziran’a kadar aşılanmamaları halinde işten atılacaklarını açıkladı.
NAZİ TIBBİ DENEYLERİNE BENZETTİLER
Çalışanlar davada COVID-19 aşılarını deneysel olarak nitelerken ve hiçbir aşıya ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) tarafından tam onay verilmediğini ileri sürdüler. Oysaki FDA, üç ana aşıya acil kullanım izni verdiğini açıklamıştı: Pfizer-BioNTech, Moderna ve Johnson & Johnson.
Çalışanlar davalarında, hastanenin bir koşul olarak çalışanlarını insan ‘kobay’ olmaya zorladığını iddia ettiler. Ayrıca hastaneyi 1947 tarihli Nürnberg Yasası’nı ihlal etmekle suçladılar ve aşı zorunluluğunu, toplama kampı mahkumları üzerinde uygulanan Nazi tıbbi deneylerine benzettiler.
DAVA REDDEDİLDİ
Davayla ilgilenen federal yargıç, COVID-19 aşısını almazlarsa kovulacak 100’den fazla Houston hastane çalışanına karşı karar verdi. ABD Bölge Yargıcı Lynn Hughes; “Enjeksiyon gereksinimini toplama kamplarında tıbbi deneylerle eşit tutmak ayıptır. Nazi doktorlar, kurbanlar üzerinde acı, kalıcı sakatlık ve birçok durumda ölüme neden olan tıbbi deneyler yaptılar” dedi.
Yagıç Hughes, çalışanların bir aşıyı kabul etmekte veya reddetmekte özgür olduklarını ve ikincisini seçerlerse başka bir yerde çalışmak zorunda kalacaklarını da sözlerine ekledi: “Bir işçi bir görevi reddederse, uygun şekilde kovulabilir. Her istihdam, işçinin ücreti karşılığında işçinin davranışına sınırlamalar getirir. Bunların hepsi pazarlığın bir parçası.”
Hastane personelini temsil eden avukat Jared Woodfill, Insider’a yaptığı açıklamada; karara itiraz etme niyetinde olduğunu söyledi.
Houston Methodist’in başkanı ve CEO’su Dr. Marc Boom ise Insider’a verdiği demeçte; aldıkları kararların merkezinde hastaların, çalışanların ve doktorların olduğunu belirtti.(sözcü)
Dr. Hukukçu Hasan Murt olayı şöyle değerlendirdi:
Teksas’ta bir hastane 26000 çalışanına covid aşısı yaptırma zorunluluğu getirdi.
Bu karara uymayan 117 çalışanının işine son verdi.
İşten atılan işçiler federal mahkemede açtıkları davayı kaybettiler.
Davanın temyiz süreci olsa da bu, covid aşısını zorunlu kılan ilk örnek..
Her ne kadar insan kendi vücudunda yapılacak işlemlerin tamamında tek söz sahibi olsa da
rıza şartı aransa da
kişinin karar verme özgürlüğü
seyahat özgürlüğü ve anayasada belirtilen diğer özgürlükler
ile
hastalığı bulaştırdığı taktirde ölebilecek kişilerin yaşam hakkı arasında bir çatışma vardır
ve
yaşam hakkı daima önde gelmektedir.
