İnsanları hastalıktan korumak ve aşılamayı teşvik etmek için her yıl Nisan ayının son haftası “Aşı Haftası” olarak kutlanıyor.
İnsanları hastalıktan korumak ve aşılamayı teşvik etmek için her yıl Nisan ayının son haftası “Aşı Haftası” olarak kutlanıyor.
İnsanlık tarihinde büyük salgınlara ve ölümlere yol açan pek çok hastalık aşılama ile önlendi. Bunlardan en önemlilerinden birkaçı çiçek hastalığı ve çocuk felci hastalığıdır.
1924 -1944 yılları arasında büyük salgınlar ve ölümlere yol açmış olan çiçek hastalığı aşılama çalışmalarıyla 1977 yılından itibaren tamamen yok edildi. Hastalık etkeninin yok edilmesiyle çiçek aşısı uygulamalarına da ihtiyaç kalmadı ve 1980 yılında Türkiye’de ve tüm dünyada aşılama durdu.
Yine çok önemli bir çocukluk çağı bulaşıcı hastalığı olan çocuk felci (poliomiyelit) hastalığına karşı dünya genelinde yaygın aşılama çalışmaları yapılmış ve hastalık yok edilme aşamasına getirildi. 1988 yılında dünya genelinde 350.000 olan vaka sayısı 2017 yılında 22 vakaya kadar düştü.
Aşılama milyonlarca insanın hayatını kurtaran en etkili ve maliyeti en düşük tedavi yöntemi olmasına rağmen bugün hala dünyada 20 milyon aşılanmamış veya eksik aşılı çocuk bulunuyor.
Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, Yapılan aşılama çalışmaları sonucunda aşı ile hastalık hızlarında ciddi düşüşler olmasına, ölümlerin önüne geçilmesine rağmen, aşı karşıtlığının da arttığının altını çizerek açıklamasında şunlara yer verdi:
“Son yıllarda, dünyada toplumlar arasında ortaya çıkan aşı karşıtlığı ve kararsızlığı giderek artıyor. Aşılanmamış veya eksik aşılı kişiler nedeniyle; küresel dolanımın artması, göçler, savaşlar nedeniyle aşı ile önlenebilen bulaşıcı hastalıkların görülme riski yükseliyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2019 yılı için öngördüğü on küresel sağlık tehdidinden birisinin aşı reddi olduğunu bildiriyor.
TÜRKİYE NÜFUSUNUN YÜZDE 27,2’Sİ ÇOCUK
Nüfusun yüzde 27,2’si çocuk olan ülkemizde de maalesef bu aşı karşıtları giderek artıyor. Aşı karşıtlığının bilimsel bir dayanağı olmadığı gibi çocuklarımızla birlikte tüm toplumun sağlığı da hiçe sayılıyor. Çocukların aşılanmasındaki hukuki ve vicdani mesuliyetin ailelerin inisiyatifinde olmaması gerekiyor.
Çocuklarına aşı yaptırmayan aileler, ülkemizdeki tüm çocuklarımızı riske atmış oluyorlar. Aşılama yapılmadığı takdirde artık ülkemizde görülmeyen hastalıklar tekrar ortaya çıkar. Şu anda kontrol altına alınmış hastalıklarla ilgili salgınlar yaşanır, daha fazla çocuk hasta olur ve daha fazla çocuk ve bebek ölümü yaşanır. Aşılama yalnızca çocukları korumaz, çocukların torunlarını ve birkaç kuşak sonrasını da korur. Bulaşıcı hastalıkların topluma yayılmasını önlemek ve kitlesel bağışıklık kazandırmak adına aşılama çok önemli.
AŞILAMA İLE YILDA 3 MİLYON ÖLÜM ENGELLENİYOR
DSÖ tarafından aşılanma, hastalıkların ve buna bağlı ölümlerin önlenmesi açısından en önemli ve maliyeti en düşük toplum sağlığı müdahaleleri arasında kabul ediliyor. DSÖ’nün raporuna göre küresel bağışıklama yılda yaklaşık 3 milyon ölümü engelliyor.
Bağışıklama hizmetlerinde temel amaç; toplumda, özellikle bebek ve çocuklarda aşı ile önlenebilir hastalıkların ortaya çıkışını engellemek, dolayısıyla bu hastalıklardan kaynaklanan ölümlerin ve sakatlıkların önüne geçmektir.
Eczane eczacılarının sendikası TEİS olarak, vatandaşlarımıza kendilerinin ve çocuklarının aşılarını kontrol için aile hekimlerine danışmalarını, eksik olan, zamanı gelmiş aşılarını kontrol etmeleri gerektiğini anımsatarak, toplum sağlığı için aşılanmak gerektiğini bir kez daha önemle hatırlatıyoruz."