“Zehir” terimi ilk olarak; Milattan sonra 1225 yıllarında “Ölümcül maddelerle hazırlanmış bir iksir”i ta- nımlamak için kullanıldı. Zehirlerin ve zehirlenmelerin tarihi ise binlerce yıl öncesine dayanır. Binlerce yıl bo- yunca zehirler, siyasi suikastlar, savaş ve terör silahı olarak kullanıldılar. Çağdaş çevre sorunlarına sebep oldular.
Aslında, toksikoloji terimi, Yunanca toxikos (“yay”) ve toxikon (“ok uçlarının batırıldığı zehir”) terimlerin- den türetilmiştir. “Zehir olmayan ne var ki? Her şey zehirdir ve zehirsiz hiçbir şey yoktur. Yalnızca doz, bir şeyin zehir olmadığını belirler.” Sözleri Paracelsus’a aittir. Toksikoloji tarihinde önemli bir tespittir. Günümüz tıbbında her ne sebeple olursa olsun zehirlenen ya da zehirlendiği düşünülen her hastanın ilk ad- resi acil servislerdir. Toksikoloji hastasında hastayı ve semptomlarını tanımak kadar, alınan maddeyi de ta- nımak tedavinin en önemli parçasıdır.
Acil tıp pratiğinde zehirlenen hastalar çoğu kez şuuru kapalı olarak getirilir. Hangi tür bir madde ile zehir- lendiği bilinemez. Hatta çoğu kez zehirlendiği bile belli değildir. Bu hastaların teşhis ve tedavisinde anam- nez, fizik muayene bulguları, laboratuvar verileri ve doktorun klinik tecrübeleri önemlidir. Ancak doktorun bir zehirlenme durumundan şüphelenmesi, bazen en önemli tanı aracıdır. Yoksa bu hastalar ne yazık ki kaybedi- lir.
Klasik hekimlik pratiğinde bir hastayı klinik olarak çözümlemede “Semptomdan Teşhise, Teşhisten Tedaviye” gidilir. Ancak zehirlenme hastalarında bu sıra her zaman geçerli değildir. Bu hastalarda çoğu kez “Semp- tomdan Tedaviye” geçmek gerekir. Bu hastalara her zaman teşhis koyamayabilirsiniz. Ya da zehirlenmeye neden olan etkin maddeyi tam olarak belirleyemeyebilirsiniz.
İşte bu noktada tanı olmadan “Semptomdan Teşhise” geçebilmek için “Toksidromlar/Toksik Sendromlar” ta- nımlanmıştır. Şayet bu toksik sendromlar iyi bilinir, hasta doğru yönetilirse kısa sürede tedavi başarıya ula- şır ve hasta sağlığına kavuşur.
Bir süredir ülkenin saygın yayıncı kuruluşu olan Türkiye Klinikleri, acil tıp özel konular serisi çıkarıyor. Bu seri ile acil tıp camiası birçok konuda güncel ve Türkçe bilgilere ulaşabiliyor. Bu kitapta ‘Toksidromlar/Tok- sik Sendromlar’ konusunu ayrıntılı bir şekilde yazmaya çalıştık. Bu kitabın öncelikli hedef kitlesi acil tıp uz- manları ve acil tıp asistanlarıdır. Ancak zehirlenme hastası bakan pratisyen hekimler, diğer uzmanlar, yoğun bakım ekipleri, paramedik ve hemşireler de bu kaynaktan faydalanabilirler.
Bu kitaba Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı, Klinik Toksikoloji Bilim Dalı olarak öncülük etmek istedik. Sağlık bilimleri enstitüsü bünyesinde kurulan ve Acil Tıp Anabilim Dalının yürüttüğü ‘Klinik Toksikoloji Bilim Dalı’ öğretim üyeleri ve öğrencileri çoğunluk olarak bu kitaba katkı verdiler. Ayrıca toksikolojiye gönül veren çok kıymetli bazı öğretim üyeleri de bu kitaba katkı sağladılar. Bu kitap bize gös- terdi ki ‘Klinik Toksikoloji’ yan dalı acil tıp uzmanlığına çok yakışacak.
Kitabın hazırlanmasında emeği geçen tüm bilim insanı akademisyen arkadaşlarımı candan kutlarım. Acil tıp camiasına her koşulda destek veren Türkiye Klinikleri ailesine de ayrıca şükranlarımı sunarım.
İyi okumalar...
Prof. Dr. Cuma YILDIRIM; İki yıllık bir emeğin eseri. Tüm yazar arkadaşlara teşekkür ederim.