Isparta'da uzun yıllar göğüs hastalıkları dalında hizmet veren SDÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Akkaya, gece saatlerinde evinde aniden fenalaştı. Hastaneye kaldırılan Akkaya burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
SDÜ'DEN TAZİYE MESAJI
Süleyman Demirel Üniversitesi resmi sayfasından taziye mesajı yayımladı. 'Acı Kaybımız' başlığı ile yapılan taziye mesajında, "Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı'nda uzun yıllar emek veren, sağlık alanında önemli katkılarda bulunan Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Akkaya'yı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Üniversitemiz, şehrimiz ve bölgemiz için büyük bir değer olan hocamıza Allah'tan rahmet ailesi yakınları ve Süleyman Demirel Üniversitesi ailesine baş sağlığı diliyoruz. Başımız sağ olsun" dedi.
Prof. Dr. Ahmet Akkaya Son Yolculuğuna Uğurlandı
Geçirdiği ani kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Süleyman Demirel Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Akkaya, SDÜ Hastanesi Konferans Salonunda ve Başhekimlik Binası önünde düzenlenen törenlerle son yolculuğuna uğurlandı.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Alim Koşar, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nilgün Şenol, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Önder Öztürk ve Genel Cerrah Prof. Dr. Mahmut Bülbül, konuşmalarında Prof. Dr. Akkaya’nın hayatı ve kariyeri üzerine anılarını paylaştı. İlahiyat Fakültesi öğretim görevlileri, merhum Prof. Dr. Ahmet Akkaya adına dua etti.
Prof. Dr. Önder Öztürk konuşmasında, meslek hayatına başladığı andan itibaren Prof. Dr. Akkaya’nın kendisi için bir baba figürü olduğunu belirtti. Prof. Dr. Öztürk, “Her zaman yanımda olan ve bana destek olan hocam ile baba-oğul, abi-kardeş gibiydik. Onun güzel ruhu ve ülke için taşıdığı değerli düşünceleri her zaman hatırlanacak. Onun gerçekleştiremediği hayalleri artık bizlere emanet.” diye konuştu.
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nilgün Şenol, yıllarca Tıp Fakültesi’ne emek veren değerli bir bilim insanını kaybetmenin derin üzüntüsü içerisinde olduklarını vurgulayarak, Prof. Dr. Ahmet Akkaya’nın meslek hayatı boyunca birçok insana yol gösteren bir doktor olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Şenol şöyle konuştu: “Hocamızın yetiştirdiği öğrenciler ve asistanlar, tıp camiasına bıraktığı en büyük mirastır. Onlar hocamızın adını yaşatacak. Hocamız insani değerleriyle herkes için örnek biriydi. Onun anısını daima güzel hatırlayacağız.”
Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Alim Koşar da SDÜ ailesinin çok önemli bir ferdini kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşadıklarını dile getirerek, Prof. Dr. Ahmet Akkaya’nın 30 yıl boyunca üniversiteye, bölgeye ve Isparta’ya hizmet ettiğini vurguladı. Prof. Dr. Koşar, “Her zaman pozitif enerjisini yansıtan bir insandı. Hocamıza Allah’tan rahmet, kalanlara sabır diliyorum.” dedi.
Genel Cerrah Prof. Dr. Mahmut Bülbül, yıllarca birlikte çalıştıkları ve tıp camiasında derin izler bırakan Prof. Dr. Ahmet Akkaya’yı kaybetmenin üzüntüsünü yaşadığını belirterek, “Onun gibi bir dostu ve meslektaşı kaybetmek hepimiz için büyük bir kayıp.” diye konuştu.
Törenlerin ardından, Prof. Dr. Ahmet Akkaya’nın cenazesi Asri Mezarlık’ta kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.
ANDIMIZDAKİ GİBİ
Biz Göğüs Cerrahları yılda bir iki kez Göğüs Hastalıkları ile ortak kongreler yaparız.
Kongrelere gittiğim ilk yılların birinde, yanıma bir Göğüs Hastalıkları hocası geldi.
-Abi beni hatırladın mı?
-Bilemedim, hocam.
-Ben Ahmet Akkaya,
Isparta’da Göğüs Hastalıkları doçentiyim.
-Merhaba Ahmet bey!..
-Abi, bana Ahmet der misin?
-Olur, Ahmet bey!…
-Abi, Bursa Erkek Lisesi desemde mi, hatırlamazsın?
-Evet, Bursa Erkek Lisesi mezunuyum?
-Abi, sen benden iki sınıf üsteydin.
Bir hafta sonu okulun dış kapısına yakın, caddede beni sıkıştırmışlar,
dövüyorlardı.
Nereden çıktınsa, birden sen belirdin.
Kızdın bağırdın, onların elinden aldın beni…
Ahmet’e sarıldım.
-Hatırlayamadım Ahmet.
-Abi, ben seni hiç unutmadım.
Sen olmazsaydın, sakat kalabilirdim.
-Liseli dayanışmamız güçlüdür,
Ahmet!…
-Abi, benim de Bursa Erkek Liseli olduğumu bildiğinden mi,
ufak tefek birini üç kişinin dövmesi miydi senin müdahale nedenin bilemedim.
Ama ben seni biliyordum, yatakhaneden…
-Ahmet, belkide şu an hayatta en çok anımsamak istediğim,
bir şeyi anlatıyorsun.
Anımsamıyorum.
Ancak biz okul kıdemlileri olarak,
ağabeylerimizden ne gördüysek,
onu yapıyorduk.
-Bizde sizden gördük, abi…
“Küçükleri sevmek, büyükleri saymak…”
-Andımızdaki gibi…
-Andımızdaki gibi…
Salih Topçu