“14 aydır mağdur olan Evim-Zedeleri kimse görmüyor kimse duymuyor!” diyen CHP’li Vekil isyan etti. “Bu sorunu çözmek için devlet kurumları Saraydan talimat mı bekliyor” dedi.
Kamuoyunda 'evim' adıyla bilinen ve faizsiz ev ile taşıt alma vaadinde bulunan 21 şirketin BDDK tarafından tasfiyesine karar verilerek 2021 yılında TMSF'ye devredilmesiyle birlikte, bu durumdan yaklaşık 54 bin vatandaşın etkilendiğini dile getiren CHP Gaziantep Milletvekili Opr. Dr. Bayram Yılmazkaya, AKP Hükümetine seslenerek; Bu vatandaşların mağduriyetlerinin biran önce çözülmesi gerektiğini ifade etti.
Suriyeli mültecilere 50 milyar dolar harcayan AKP Hükümetinin kendi vatandaşları için 20-30 milyon dolar harcamamak için kırk takla attığını dile getiren Yılmazkaya, “TMSF mağdur vatandaşlarımızı 14 aydır oyalıyor. Devlet kurumlarının bu konuya duyarsız kalarak mağdur olan vatandaşlarımıza uyguladığı muamele kabul edilebilir değildir. Biran önce TMSF tarafından kamuoyuna gerekli açıklamalar yapılarak, mağdur olan vatandaşlarımızın bilgilendirmesi ve çözüme yönelik adımlar atılması gerek” ifadelerini kullandı.
Evim Mağdurları TMSF’deki Yetkililere Ulaşamıyor!
“Devletin gerekli tedbirleri almadan bu firmaların faaliyetine izin vermesiyle on binlerce vatandaşımız birikimlerini bu şirketlere aktarmıştı. Temmuz 2021 yılında yürürlüğe giren yeni düzenleme nedeniyle devlet tarafından el koyulan ve kapatılan bu firmalara parasını yatıran insanlarımız büyük mağduriyetler yaşadı” diyen Yılmazkaya, “Vatandaşlarımız başlarını sokabilecek bir ev, bir araba için bu kurumlara güvenerek birikimlerini verdi. Devletin izniyle açılmış olan bu kuruluşların TMSF’ye devredilmesiyle birlikte binlerce vatandaşımızın yaşadığı bu mağduriyete son verilmesi adına gerekli adımlar biran önce atılmalıdır. Kapanan bu 21 kuruluşa para yatıran mudilere yatırdıkları anaparanın sadece yüzde 20’sinin geri verilmesi bir çözüm değildir!” dedi.
Yılmazkaya, “Mağdur olan vatandaşlarımız TMSF’deki yetkililere ulaşamadığı gibi sorunun çözümüne yönelik bilgi bile alamamaktadırlar. Bu insanlar devletten dolayı bu kuruluşlara güvenmişlerdir. Çünkü devlet bu kuruluşların faaliyete geçmesine izin vermiştir. Devletin buradaki görevi vatandaşlarının mağduriyetini çözmektir. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde onları korumaktır. Anayasaya göre vatandaşlarının can ve mal güvenliğini korumakla yükümlü olan sosyal devlet ilkesine göre ya burada mağdur olan vatandaşlarımızın enflasyona karşı korunarak paralarının ödenmesi ya da mağdur vatandaşların evlerinin devlet tarafından yapılarak teslim edilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.