Kentimizde daha çok İngiliz varyantlı virüsün görüldüğünü ve virüsün yayılma hızının gün geçtikçe arttığını belirten Küçükosmanoğlu, “İngiliz varyantı hızlı yayılıyor, belirtiler uzun süre sonra ortaya çıkıyor ve öldürme oranı daha fazla” uyarısında bulundu.
250 bin kişinin çalıştığı bir yerde tam kapanmadan söz edemezsiniz
Uygulanan kapanmanın tam kapanma olmadığını söyleyen Küçükosmanoğlu, “Organize Sanayi Bölgesi’nde ki 250 bin kişinin hepsi çalışıyor. Bu kadar kişinin çalıştığı bir yerde tam kapanmadan söz edemezsiniz. Ayrıca kapanma oluyormuş gibi yapıldığından işyerlerinde Koronavirüsün daha fazla yayılması söz konusudur. Ülkemizde 6 milyon sigortalının 4 milyonu üretim faaliyetleri içerisinde çalışıyor” şeklinde konuşma yaptı.
Türkiye varyantlı virüsün ortaya çıkma ihtimali var
Küçükosmanoğlu, “2020 yılının Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında ülke genelinde vaka sayılarında bir düşüş yaşanırken, Gaziantep salgını ciddi anlamda yaşadı. Kasım ayında yine kentimizi bir virüs dalgası vurdu. Vakaların artık yüzde 80-90’ı İngiliz varyantlıdır. Bu varyant daha hızlı bulaşıyor. Ancak bunun üzerine Hindistan varyantı ülkemizde görülmeye başlandı. Salgınla etkin bir şekilde mücadele etmezseniz ve salgın devam ederse o ülke de yeni varyantlı virüslerin ortaya çıkma ihtimali var. İngiltere varyantı bu şekilde ortaya çıktı. Dolayısıyla Türkiye varyantlı virüsün ortaya çıkma ihtimali söz konusudur. Bunun araştırılıp ortaya çıkarılması gerekiyor” dedi.
Salgını hastanelerde değil, sahalarda yenersiniz
Türkiye’de hiçbir şeyin açık açık konuşulmamasını eleştiren Küçükosmanoğlu, “Salgınla gerçekleri saklayarak mücadele edemez. Salgın ile mücadele gerçekler ortaya konularak yapılır. Her zaman ‘Salgını hastanelerde değil, sahalarda yenersiniz’ diyoruz. Yani ilk önce birinci basamak olan Aile Sağlığı Merkezlerine başvurulması lazım. Eskiden sağlık ocakları vardı ve tüm insanlara eşit olarak hizmet sunardı, günümüzde sağlık ocağı sistemi yerini Aile Sağlığı Merkezileri aldı. Fakat bu sistemde hükümet tarafından desteklenmiyor. Şehrimizde ki Aile Sağlığı Merkezileri en kötü ve ücra köşelerde hizmet vermeye çalışıyor. Bu gibi yerlere sahip çıkılması lazım. Çünkü salgınla mücadelede önemli bir yer tutuyor” ifadelerine yer verdi.
Böyle bir sistem de aşı geliştirmemiz çok zor
Türkiye’nin hem kapanma hem de aşı konusunda sınıfta kaldığını vurgulayan Genel Sağlık İş Sendikası Gaziantep İl Temsilcisi Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Aşılamayı ve kapanmayı eksik yapıyoruz. Aşı gelecek denildi, ortada aşı yok. 1920’li yıllarda Çiçek ve Kolera aşısı üreten bir ülke iken araştırma yapılan enstitüler kapatıldı. Yani akla ve bilime yeteri kadar önem verilmiyor. Avrupa ülkelerinde 1-2 aşı çalışması yapılırken, biz de 17 aşı çalışma yapılıyor, lakin ortada hiçbir şey yok. Çünkü Uluslararası Biyolojik Standartlara uygun laboratuvarlar yok. Dolayısıyla böyle bir sistem de aşı geliştirmemiz çok zor.” (Hüseyin Karataş/gaziantepsabah)
