Tarih: 18.08.2025 12:02

Bu gün iş bırakıyoruz.

Facebook Twitter Linked-in

 

Biliyoruz ki, bu hükümet ve bu yetkili sendikalar masada olduğu sürece, bu kanunla, bu toplu sözleşme masasından memurun lehine hiçbir şey çıkmayacaktır.
Mevcut hükümet ve yetkili sendikalar arasında 7 dönemdir yapılan toplu sözleşmelerden bugüne dek hiçbir şey elde edilememiştir. 8. Sinden de bir şey çıkmayacağını bugünden görmekteyiz.
Bugün bir günlük iş bırakma eylem kararı aldık diyen bazı sarı sendikaların "biz eylem kararı almadık. İş yerlerinize gidin mesai kartlarınızı basın" dediklerini çalışanlarımız tarafımıza iletmektedirler.
Toplu Sözleşme görüşmeleri her ne kadar mevcut hükümet ve siyasetin kontrolündeki sarı sendikalar arasında oynanan bir tiyatrodan ibaret olsa da, memur ve emeklilerimiz için hayati öneme sahiptir.
Ancak; 7 dönemdir yapılan toplu sözleşmelerden memurun hiçbir şey elde edememesi, alınan zamların enflasyonun altında kalmasıyla enflasyon oranında verilen zamların içinde kalarak bir manasının olmaması, toplu sözleşmelerden memur ve emeklinin beklentisini de ortadan kaldırmıştır.
2026 için 10 bin liralık taban aylığa zam, yüzde 10 refah payı ve yılın ilk yarısında yüzde 25, ikinci yarısında da yüzde 20 zam yapılmasını; 2027 için de 7 bin 500 liralık taban aylığa zam, yılın ilk yarısı için yüzde 20, ikinci yarısı için de yüzde 15 maaş artışı önerdi. Toplamda 2026 içinde yüzde 88, 2027 için de yüzde 47 zam talep edip, karşılığında 2026 için %10+6 ve 2027 yılı için %4+4 teklif görenlerin ne düşündüklerini ve ne yapacakları birkaç gün içerisinde göreceğiz.
Toplu sözleşmeler bilmem, görmem, duymam diyerek üç maymunu oynayanlarla, ekmek yiyorsa karnı toktur diyenler arasında geçmektedir.
Her toplu sözleşme döneminin başında sert çıkışlarla talepte bulunanların, sözleşme sonunda geldikleri nokta, 0.5 puanlık artışlara imza atmalarıyla sonuçlanmaktadır.
14 yıldan bu yana yapılan toplu sözleşmelerde, enflasyon farkı zam değildir, enflasyon artı yüzde 3-5 zam istiyoruz bile diyemeyenler halen tiyatro oynamaya devam etmektedirler.
Öngörülen enflasyona göre zam pazarlığı yapmak nedir?
Ülkemizde bu güne dek, hangi ekonomik veriler tutmuştur ki, 2026 yılında öngörülen %12, 2027 yılında öngörülen %8 lik enflasyon oranları tutsun.
Reel verilerden uzak TÜİK'in enflasyon hesaplamalarıyla memurlar son 15 yılda yaklaşık %50 fakirleşmiştir. Yani memurun alım gücü yaklaşık %50 düşmüştür.
Emekliler ise yaklaşık 15 bin TL lik maaşlarıyla perişan durumdadırlar. Pek çok emeklinin aldığı emekli maaşı kirasını bile ödeyememektedir.
Toplu sözleşmelere taleplerini klasör klasör götürenler, toplu sözleşme sonunda, ne ek zam, ne refah payı, ne bayram ikramiyesi, ne de defaten söz verilen 3600 ek gösterge problemi gibi hiçbir talep gerçekleşmeden arkalarına bile bakmadan geri dönmektedirler.
Sendikacılık alanda olmaktır. Eylem yapmaktır.
Sendikacılık istemek, dile getirmek değil, söke söke almaktır.
İçinde bulunduğumuz süreçte, 19 Ağustosta, ya uzlaşma sağlanacak, ya da uzlaşmazlık zaptı imzalanacaktır.
Hakem kurulunun 11 kişilik yapısının 6 kişinin hükümetin yanında 5 kişinin sendikalar yanında olmasından dolayı hakem kurulundan da bu güne dek nasıl bir sonuç çıkmadıysa bundan sonra da hiçbir sonuç çıkmayacaktır.
Memurlarımız ve emeklilerimiz bilsinler ki; yetkili sendikalar, 3,5 milyon memur 2,5 milyon memur emeklisi  ve aileleri ile birlikte yaklaşık 25 milyon kişinin temsilini ve sorumluluğunu taşıyamamaktadırlar.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —